Bir atf-ı nazâr eyledim endâm-ı şâhâneye
Gördüm kara gözlerini, döndüm bir pervâneye
Doldurdu bir mis koku, yıllardır boş sînemi
Gördüm taze ellerini, döndüm bir pervâneye

Buldu aradığı aşkı, gönlüm bu bahâneyle
Gündüze döndü geceler, bende o şâhâneyle
Kapanmaz gönül yâreme, ilâç oldu teniyle
Duydum ılık nefesini, döndüm bir pervâneye

Elleriyle hazırlayıp, bazan bir mey sunuyor
Gerdan kırıp, bel bükerek, şöyle bir raks ediyor
Sonra da kanun çalarak, bülbül gibi şakıyor
Duydum kadife sesini, döndüm bir pervâneye

Ömrümün sonbaharını ilkbahara döndürdü
Mazînin alevlerini elleriyle söndürdü
Hiç gülmeyen gözlerimi, gülüşüyle güldürdü
Gördüm gül gamzelerini, döndüm bir pervâneye

Rabb’im her dostuma versin, böyle inci gerdanlık
Nur doğmuş yüzü seyirlik, ince beli sarmalık
Gonca dudakları ıslak, burnu kalem hokkalık
Öptüm gonca güllerini, döndüm bir pervâneye
_____________Âlimoğlu___________