hazan rüzgarları esmeye başlarsa eğer
dizginsiz fırtınalar koparsa
dalga dalga yayılsa gönlümdeki hüzünler
bilmeliyim ki dertlerdesin yine
benim gibi aydınlıksız düşlerdesin
soluksuz yaşamlardasın
solan güllerin renginde sonbaharlardasın
sevgilim...


bir siyüm bike zerafetin saçılırdı etrafa
yürüdükçe vakurlu
kaldırımlar saygıyla yol verirdi sana koca şehirde
söğütler süklüm büklüm olurdu geçişine
laleler göz kırpardı bakışlarına
başın dik, alnın açık, sevdana kanayaklı
ne ihanetler gördün de
asaletin zerresine lekeler düşürmedin
direniş ruhun geleceğe sabırlar yüklerken
tel tel saçlarında karlar üşürdü
sevgilim...


Hive kapılarına vurulurken kelepçeler, gülerdin
ceylan gözlerin soysuzlara baktıkça
ağıtlar yerine oklar fırlatırdın alçaklığa
ülkesini talan edip satanların suratlarında
güllecik tükürüklerin patlardı
boyun bükmedin yalnızlığına ben yokken
haram lokmalar yutturan o hayasız adama
dönüpte bakmadın bile
almila yüreğin mert bir delikanlı beklerken
ötelerden gelen sese kulak verdin
sevgilim...