0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1712
Okunma

İçimde küllenmişken kömür gözün siyahı
Bir süveyda çağına girizgâh olsun diye
Peltek (s)deki tını tekrar ateşler ahı
Sinemdeki harlı hâl peltek (s)den hediye.
Bu minval üzereyken bana el eder nihal
Yâr gider yâd ellere içimde ukde kalır
Peltek (s) güzergâhı ateş yurduna çıkar
Bağrıma bir çığ düşer aklım başımdan alır
Gönle ferman kâr etmez ateş tavırlı yakar.
Ve artık behemahal anlatılır has masal
Aşkın peltek (s) hâli anlatır gül emsali
Gül yaprağında ıtır onun özünden mülhem
Gözden ırak olsa da hep gönülde hayali
Her dem dilimde dua daim gözlerimde nem.
Ufkumda hayal meyal emsalsiz bir gülnihal
Vefa rıhtımı ıssız pupa yelkenler beyaz
Peşinden boynu bükük bakarım ufuklara
Ona hasret mevsimi yaz günlerinde ayaz
Kan ağlayan yüreğim dargın mutluluklara.
Büyür de gözlerimde ona dair her hayal
Ben peltek (s) ye meftun onun dilinde ahenk
O konuşsa ben sussam ben sussam o dinlese
Gökyüzünde gülümser suretiyle yedi renk
O konuştuğu zaman kanatlanır peltek (s).
ve
Bir masaldan zamana yansıyan saf güzellik
Kepezlerin bağrını döver haşin dalgalar
Onun kirpik yarası yüreğim delik deşik
Dilindeki peltek (s) gönlü sevdaya salar.
Harmanlanır hasretle,
Dudakta gerçek, hayal;
Peltek (s) güzergâhı kordur sinede ahı
Gitse de Kafdağı’na kıblegâhıdır aşkın
Ateşteki pişmanlık kömür gözün siyahı
Hazarda ve seferde onun yurduna akın.
Ankara,31.03.2011 İ.K