2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1308
Okunma

Kızıl bir kaftan giyer şivekâr olur ya su
Yakut iklimlerden bir esintidir duyulan
Bardak mecburen bize betimler bu hususu
Demliğin nefesinde açar nice erguvan.
Katreler hep gülleşir gül misalin dilinde
Kaf Dağına yol alır aşk kuşamlı doru at
Mersiyeler okunur terk edip gittiğinde
Acı çay kıvamında damak burar eşsiz tat.
Suya yazı yazmaktır demliğin has görevi
O yazıya renk verir yârin ince elleri
Bir ebru bakışlının ince bellidir evi
Sinelerde haz olur çayla ışık selleri.
Su üstünde incecik gül yaprağı gül misal
Bir buğu harmanında odur gönle saltanat
Hiçbir tarife sığmaz onun bahşettiği hâl
Bir dem kaşını çatsa kırılır kol ve kanat.
Gönle ilaçtır onun ellerinin buğusu
Ayak bastığı yerin uğuru kademi bol
O erguvan gölünün nazla yüzen kuğusu
Ona çıkıyor ise kutsaldır dikenli yol.
Çayın ıtırı onu çağrıştırır daima
Hiç yadımızdan çıkmaz ince narin hâlleri
Gök yüzünde turnalar onu ediyor ima
Ona dair olunca sevdik ihtimalleri.
Ankara,22.03.2011 İ.K
5.0
100% (2)