Unutayım derim bazen
Yaralarımın üzerini örterim sarhoş düşüncelerle
Zemberekleri hep yarına kurarım
Atarım kendimi ilk bulduğum yere sırt üstü
Ha rahatladım ha rahatlayacağım

Geceden bir örtü örtülür üstüme
Laciverte siyah karıştırır sabaha kadar
Mazisi yok bir adam çöker usulca bedenime
Kaparım gözlerimi lakin bilirim
Uykuya daha çok var, çok var

Kendi nefesimi yakalar kulaklarım
İşte o an yırtılır gece, yırtılır tüm lacivert
Bal rengi gözlerden bir yıldız fırlar beynime
Bu yaşlı pisti ilk bitiren düşünce süslenir, bezenir
En güzel dünleri bulup teker teker verir ellerime

Aslında sevmem uykuyu ama
Bir ses “Bu gece de haram kılınmıştır!” der dün gibi
Gözkapaklarımın arkasına gizlenmiş hayaller çıkar usulca
Sıcak rüzgârların dokunuşudur sanki pınarlara
Maziyi yarına taşımak dilerim ellerim semada, boynum bükük, yoksulca

Okunan bir şiirin hecelerinin arasında valsı başlar
Fonda bilinmezlik ayak vurur
Hadi derim, gel derim gelmez, git derim gitmez
Kıvrılır sigara dumanı gibi
Uzatırım elimi gamzelerine, değmez… Değemez

Neden dünü yaşamaz bedenim beynime inat
Neden ben buradayım, neden yanıyorum
Sayısız paçalara bölünmüşüm
Orada kalan bir parçam olsaydı
Derin bir nefes ciğerlerimde arıyor, bulamıyorum, bulunamıyorum

Kızgın bir güneş yetişiyor imdadıma
Hain bu geceyi de kovuyor
Halime üzülüp köşelere saklanmış gölgem
Kederini karanlığa bırakıp büyük bir cesaretle
Bu sabah da bana kavuşuyor

Ne yapsam kurtulamıyorum dünlerden
Her yeni günün güzelliği yarına bedel de
Neden benim gözlerim arkaya bakıyor?
Söyleyin dostlar ne olur söyleyin
Ben buradayım da dün nerde?