Puslu bir şafak vakti hava ayazmı ayaz
Gölgesini peşinden sürüklüyordu sert poyraz
Yalnızlığı köhne bir sandala yüklemişti
Özlemlerini sahipsiz rüzgarlara bırakmıştı

Bir tiryakinin tütünsüz yolculuğuna adanmıştı
Özlemin çığ gibi üzerime geliyor bense dalmıştı
Sevgiliden ve sensizliğinden kaçıyordu peşine bakmadan
Yolunu kesip aşktan sorar yaşlı bir bilge hava kararmadan

Evlat ışıktan kaçılır mı aşkta en parlak ışıktır
Yolunu aydınlatır,sevdan,her seven aşıktır
Bırakıp gitme mücadele et sevdan için diyor yaşlı bilge
Aşk olmazsa nasıl geçersin bu deryayı düşün diyor iyice

Yaşlı bilge doğruyu söylüyordu ışıktan kaçılmazdı
Aşkım için dönüp mücadele etmem kaçınılmazdı
Bütün engelleri aşabilirsiniz aslında sabırla dedi peşinden
Kaçmak korkakların işidir dedi ve vazgeçirdi bilge tez elden

Dönüp biricik aşkına ağlayarak boynuna sarılır
Ben sensiz yapamadım aşkım,diye herşeyi anlatır
Birlikte aşkımız için gerekirse kainata kafa tutarız
Nasıl olsa birlikte olunca her güçlüğü yeneriz

Böylece bitmiş bir aşkı yeniden yalazlandırdılar
Ölümden başka hiç bir şey bizi döndüremez dediler
Biribirlerine sımsıkı sarılıp aşkları üzerine söz verdiler
Birlikte yaşlanıp,yıllara ve engellere meydan okudular

Nihat Gülle
Şair ve yazar