5
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1181
Okunma
ufukta görünmez artık akşamın lal serencamı
yolları haydutlar keser dama taşlarında suskun
acıkan çocuklar görürüm
kalem satmaz dilenciler sokaklarında şehrin
soğuk bir iklimdir cadılar çıldırmış
yakında uzaklık boyu artan maceramın
elimde kalan son parçadır eski çağ savaşların
ne olurdu sözcükler düğümlenmese boğazımda öksürük
tabanımda delik çağ bombası gibi üstelik
günlük kıyılmışlık seyrederdi denizlerinde
sahil güvenlik değildi doğum günü partilerin
asılmış sinekler ve timsahlar tutarken
köşebaşları kıyılmış
şimdi kareler ve dikdörtgenler yolda
son danslarıydı
elvedanın
savaşan askerler konserve koklarken
ölüm başka heyecanlar arıyor
mataramda
acı su
ve kalın,kesif tarümar gece
açın dehlizlerini tarihin
kralllar tahtlarında
iskeletlerini seyrediyor
mumyalarıyla
kafadan hortlamış
çağ
çarşı pazarda
limitsiz
gezerken elime aldığım son güvercinde
tüylerini ve yemini
bırakıp bana giderken
somurttum sadece
somurttum
oyunlarında işte onların
cengiz zorluoğlu
5.0
100% (6)