3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1094
Okunma

İnanmazlar anlatsam şu öykümü.
Yarı gece bir el böler uykumu;
Boğmak ister! Azam bana soyka mı?
Ne post söyler ne de yatak, kır kaban;
Dolanıyor vücudumda bir yaban!
Mazi oldu, ben de sıhhat afiyet.
Maraz buldum kök salıyor zafiyet.
Kâr etmedi doktor ilaç keyfiyet!
Ne aft çıkar ne de çapak, ur, çıban;
Dolanıyor vücudumda bir yaban!
Baş kıyamet talan etmiş dağımı.
Koparmışlar dirlik birlik bağımı
Düşman beller! Bilmez solum, sağımı.
Ne dost tanır ne de yapık, er, yâran;
Dolanıyor vücudumda bir yaban!
Zifir taşır çürük kokan nefesi
Kırmak ister can doğuran kafesi;
Benim değil sanki elin efesi!
Ne taht bilir ne de göbek, zir, taban;
Dolanıyor vücudumda bir yaban!
Kaçınılmaz ihanete sirayet!
Fersah fersah çekiliyor dirayet!
Yok oluyor öz yurdumda variyet!
Ne çit korur ne de köpek, bir çoban;
Dolanıyor vücudumda bir yaban!
Dert değil mi? Kemiriyor düşümü!
Talan edip dağıtıyor işimi
İçim rahat, nasıl yerim aşımı!
Ne çift kalır ne de çubuk, kör saban;
Dolanıyor vücudumda bir yaban!
Kangren olsa kökten keser atardım!
Gözüm bilsem para pulsuz satardım!
Derdim yok der hiç kaygısız yatardım!
Ne kut solar ne de bebek, gür fidan;
Erdemoğlu dolanıyor bir yaban!
30.06.2006 10:05
03.07.2006 09:58
Salih ERDEM / AYDIN
5.0
100% (3)