Esma ve sıfatların terkibiyle insanız,
Baki olan Allah’tır, fanilik zan da vardır.
Hepimiz dört ana sır, tertibiyle izharız,
Mayamız Muhammedi, şifresi canda vardır.

Taklidi taklitlerden, ne zaman ki bıkılır?
Tefekkür semasına idrak ile çıkılır,
Bir önceki bilişler üçer beşer yıkılır,
Kesret ile vahdetin, icmali sonda vardır.

Bilinmeyi sevmesi; Muradı, dileğidir,
Onun aynası olmak, kulluğun gereğidir,
İnsan bedeni cami, mihrabı yüreğidir,
Kesintisiz zikir’de, kesirsiz anda vardır.

Manası zor olanın, lafzı dolanır dile
O sözlerin özünü, kim anlata ki bile?
İslam’ın şartındandır, Meratib-i silsile,
Gece ile gündüzde, gurupta tanda vardır.

Doğum ile ölümün, geliş ile gidişin,
Bir tek gayesi vardır, anlayışın bilişin,
Mutlak faili kimdir? Evrendeki her işin,
Bakıp görebilene, her an bir şanda vardır.

Enfüsinde afakta, sükûn ve harekette,
O seni görür duyar, yeter ki sen “medet” de,
Lâhut’ta o nasut’da, ezelde o ebette,
Mekânı lâmekândır, cihetsiz yanda vardır.

Zatı sıfatlar örter, sıfatları isimler,
Hakikat sahnesinde, bir gölgedir cisimler,
Kulluğunun iması, yaralıda ki imler,
Ulûhiyette Ehad, Tek birlik onda vardır.

02.01.2011…Mustafa YARALI