Size Nova’dan sesleniyorum
Ey katiller!
Çırpınışın, titreyişin
Ve kadere teslim oluşun yurdundan..
Derinlerden..
Yalnızlığın çaresizliğin ve
Beklilerin sırtından..

Size Kadıköy’ün sahiline vuran,
Boğazın sularının serinliğinden sesleniyorum…
Ey şairler!..
Şiir yazmak..
Bir sancıyı doğurmak mı?
Ey sancı!..
Çıkıverince her şey dinecek mi?

Dalgalar taşlara vurmaya devam edecek.
Sahil boyu tüm kayalar,
Ağırlıklarının kaç katı..
Aşkları taşırken düşmeyecek..
Karanfil ve gül derleyen
Kadınlar ..
Her uzattığınız gül ya kurumaya mahkûm olacak
Ya da boğazın sularında,
Yitmekten kurtulamayacak…
Umutlar hiç bitmeyecek..
Kurusa da, yitse de o çiçekler,
Akıllardan hiç çıkmayacak….

….

Ey yolları eğip bükenler!..
Bileti olmayanı yürütmeyenler!..

İlk akbil alışımda;
Sana en güzel rengi veriyorum diyerek,
Beni kandıran amca..
Renkler tükenince çirkinleşecek diye neden söylemedin?..

….

Boğazı jetonu olan turlayabilir.
-hadi kap gel banada iki jeton..
Titreyerek bir boğaz içelim..
-çok soğuk abi!!
Anadolu’dan çay derle
Demlenelim…
Soğuk,dalga ve boğaz..
Simitsiz ve martısız geçilir mi?
-al benim simidimi de sen atıver…

..

Üşüdüm kaptan!
Güneşine sarılabilir miyim?.

..

rufeydanur/2010