4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1598
Okunma
Bu, ne celallenme, nazlı hilalim?
Sana kurban olsun canım, helalim!
Gölgende ezanlar okur Bilal’im;
Güne celallenme nazlı hilalim!...
Kaş çatma, gül, yüzün hârelenmesin;
Köpürüp alından kürelenmesin;
Kirli, kem bakıştan berelenmesin;
Buna celallenme nazlı hilalim!...
Irkımdan soğuma, rengin solmasın,
Yıldızın parlasın, gecem olmasın,
Yanına, yörene ağyâr dolmasın;
Yöne celallenme nazlı hilalim!...
Başım üzre dolaş, gezin güzelim;
Hep sana hasretim, doymuş değilim!
Seni ötelere taşırsa elim,
Bana celallenme nazlı hilalim!...
Sen benimsin, benim, Türk Milleti’min;
Bize emaneti kutlu yetimin.
Özüsün, ruhusun milliyetimin;
Cana celallenme nazlı hilalim!...
Sen varsan, dünya var, Türk var, ben varım;
Sensiz soluyamam, nasıl yaşarım?
Gül, süzül haşre dek, fedadır varım;
Sona celallenme nazlı hilalim!...
Dalgalan, kıpkızıl şafaklar gibi,
Bütün şehitleri kucaklar gibi,
Zaferin, huzurun, şevkin sahibi;
Kan a, celallenme nazlı hilalim!...
Hürriyet senindir, gök, yer senindir;
Burçları süsleyen gönder senindir;
Kalbime bir darbe, istersen, indir;
Düne celallenme nazlı hilalim!...
Sen gökte yüzdükçe bu vatan güzel;
Aydınlık ufkuma nur katan güzel;
Ey beni sevinçten ağlatan güzel;
Yine celallenme nazlı hilalim!...
Yine celallenme nazlı hilalim!...