0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1402
Okunma

akşam olunca ıssız gecelerimin
kapıları kapanır yüzüme ard arda bir bir
bir sen bir ben birde karalarını kuşanmış gece
usulca uzanır yatağıma bir buğulu düş dokunur tenime
elleri ellerin olurda yüz sürerim parçalanmış avuçlarına
öyle sımsıcak öyle sevecen o an ölürüm bin kere
bin kere ölürüm...
ve ben sen sarhoşu mağrur şair
bal damlası gözlerindeki umarsız bakıştan
yanık bir türkü tadında düşerde ölürüm...
bin kere ölürüm...
ve sen zamanın içinde bir boşluk olursun
düşerim sana ait gizemli yokluğuna
ıssızlığımda üşürde düşlerim hiçliğin kıyısında
bir ömrü yoksayarım yok hiç yaşanmamış
soluğum kesilesiye kadar gerili kalırım
düşlerimi mıhladığım çarmıhın
gün batımında isevi çıkmazında...
susmalarım haykırış konuşmam göz yaşı
yokluğuna boğulmuş soğuk duvarlara düşmüş
griler giyimiş hissiz sen sonrası gölgeler...
şiir oldun gözlerime doldunda
ve ben şiirce ağladım...
ve yanı başımda bir meryem olur
sadece bir kaç damla göz yaşında
birde hayalin kalır katledilesi bir seher vakti
gelmeler anlamsız kalır kapılar hep duvar olurda
şiir susar kör kuyularda yusufca şair şiirce ölür
bin kere ölürüm...
Hasan ODABAŞI
5.0
100% (3)