Öldün de bir hayrın oldu mu baba?
Ne vardı mirası bol bıraksaydın,
Kaç para eder ki,vursak hesaba
Birkaç kervan yükü mal bıraksaydın

Bırakıp da gittin olmadık anda
Kalan müşteri az otelle handa
Fena değil otuz inek beş manda
Beş on kovan arı,bal bıraksaydın

Vazgeçmedin şu borç verme huyundan
Yirmibin mark kazık yedin dayından
Şöyle mütevazı arap tayından
Yüz tane at,dört yüz nal bıraksaydın

Tazeledin yine bugün yarayı
Bak kirazdan millet vurdu parayı
Ne yapayım karpuz dolu serayı
Elli dönüm ağaç, dal bıraksaydın

Tembellik işlemiş senin kanına
Yakıştı mı şimdi söyle şanına
Ne olurdu kumaş ile yanına
Otuz kırk top ipek, şal bıraksaydın

Nerdeyse yaşadın koca bir asır
Bu da işlediğin ayrı bir kusur
Ölmeden alsaydın beş yüz ton mısır
Bir gece milleti lal bıraksaydın

Yumurta toplasan İzmir’den Kars’a
Şurada burada birkaç da arsa
Bağışlayıp bana başka ne varsa
Geri kalanlara yal bıraksaydın

Çok şey mi istedim rahmetli peder
El oğlu gezmeye uçakla gider
Sağol neyse siyah Mersedes yeter
İsterdim rengini al bıraksaydın

Karaçay bu miras doldurmaz cebi
Tekne çok yıpranmış delindi dibi
Bir gemi alsaydın el alem gibi
Bende kasılacak hal bıraksaydın

İbrahim Karaçay