Akşamın kızıllığı yapıştı ellerime
Dün gece bulut indi birden hayallerime
Hasrete esir düştü sensiz olan eyyamım
Aşktan mı yağmurdan mı şimdi sırılsıklamım
Küçük çalılıklara sinmiş bıldırcın gibi
Eskil hayallerdeyim şişedeki cin gibi
Seni bekliyor iken balıkçı sandalından
Ürkü yaprakları da düşüverdi dalından
Hayallerinle doldu gece gündüz bir anda
Sensiz sessizliklerde diller kaldı isyanda

Karadeniz köpükler içinde kalmış, kızgın
Delirmiş tüm dalgalar hem serseri hem azgın
Sahile varmak için gizliden yarıştalar
Martılarsa korkudan acı haykırıştalar
Bakışların gizemli hoşluğu gözlerimde
Sen varsın yüreğimden dökülen sözlerimde
Beni kızgın martının çığlığı uyandırdı
Senli hayallerimden, yüreğimi yandırdı
Bir şimşek, bir yıldırım, başladı gökte firar
Uyurgezer bulutu delirten çılgın rüzgar
Köpürmüş ki yüreğim yalnızlık sanrısıyla
Vuslat için duaya başlamış Tanrı’sıyla
Ve sonra gözlerimde sensizlik bakışları
Sessizlikte duyulan yorgun kalp atışları
İsterdim ki aşkından dursa bir anlığına
Çığlıklarım dağıldı gece karanlığına

21.11.2010/Samsun

İbrahim COŞAR