Sevgili Dost Melahat hnm Güzel paylaşımınıza candan tşkler. Ancak şiirde ayak ile ilgili söyleminizi anlamadım özr.Bir de böyle şiirler çok demenizi.


ndir burnun horhorunu yel çeksin
Kibrin olmuş budaklı dallı güzel
Kaşın,gözün yüreğimde yol çeksin
İblis değil şeytanı bollu güzel

Nerden giydin eynindeki fistanı
Ne güzel cit! Pakistan mı vatanı?
Dönde görem çevir yüzün bu yanı
İnat etme lahuri şallı güzel

Kız dediğin senin gibi çiy olur
Kahkul kıvrım selvi gibi boy olur
Seni alan ırgat olsa bey olur
Soyu sopu ecdâdı belli güzel

Aynayı tut küllükten işmâr eyle
Top zülüfün çöz sinemde yâr eyle
Yazgımızı alnımızda tar eyle
Düğün kurak tutalım yallı güzel

Kem söz edip şu Poyraz’ı öldürme
İstiyorsan mor bağında güldürme
Hasımıma ehvâlımı bildirme
Çözülmüyor bin çeşit hallı güzel



Bu da sizin son şiiriniz ayak yapısı açısından nasıl bir fark var bu iki şiir arasında açıklama yaparsanız sevinirim Ha derseniz ki tanıdık bildik sözcükleri ayak olarak kullanmayın O tartışılır. Ya da okuyan dostların ne bulduğu ,bulabildiği o ayakları etkili ya da etkisiz kılar.. Kaldı ki benim tarzım karınca kararınca halk şiirinin klasik normlarını ölçü ve duraklarını kullanarak yazmaktır. Gördüğünüz eksiklerin açık ve net ortaya konulmasından sevinç duyarım. Her zaman beklerim hemde.