Çekirdek içinde, ormanlar gördük,
Özü bizde kalsın, dal sizin olsun.
İstikbale dair fermanlar gördük,
Kaybı bilen Allah, fal sizin olsun.

Yük hafif olmalı, gerekmez yığma,
Sabigun olmalı anadan doğma,
Dünya müflisinin, her varı yağma,
Makam mevki, şöhret al sizin olsun.

Taklitler içinde sıkışıp kalan,
Manayı bilmeden surete dalan,
Madem hakikati ettiniz talan,
Cübbe, sarık, aba, şal sizin olsun.

Üç kez hacca giden, on umre yapan,
Taş toprak görerek, surete tapan,
Bununla öğünüp, reklamla satan,
Mağrur ibadetli hal sizin olsun.

Önünde firavun sofrası bulan,
Midesine düşkün, ehli keyf olan,
İşkembe şişirip, göbeği dolan,
Biz zehirde yeriz, bal sizin olsun.

Dünya hem cimridir, hem de cömerttir,
Aslına bakarsak bizden de merttir,
Mukayyet zenginlik her zaman derttir,
Altın gümüş para mal sizin olsun.

Ne derse yaralı kendine söyler,
Beklide nefsini günahkâr eyler,
Şimdi sıra sizde hanımlar beyler,
Susmak bize düştü, kâl sizin olsun.

28.10.2010…Mustafa YARALI


Yaralı yürekten dökülen ahlar
Ta derinliklerden sökülen vahlar
Beyler, ağalar ve sultanlar, şahlar
Atı verin bana nal sizin olsun...

Değerli dost Salih Yıldız (Maskosu)
------------------------
Kalmasın avuçta ne mülk ne servet
Yaptığınız hüner mi yoksa marifet
Götürdüğün nedir bana tarif et
Bir mezarlık bize, hal sizin olsun

Değerli dost Zekeriye Duman (.birisi.)