Daha doğduğu an annesiz kaldı
Her türlü çileyi çekti bu adam.
Nazlı bir bebeyken kırağı çaldı
Sağlam ayak ile sekti bu adam
Her türlü çileyi çekti bu adam.


Üvey anne ile koştu büyüdü
Dayanaksız kaldı düştü yürüdü
Kir bağladı başı, üstü çürüdü
Yama üstü yama dikti bu adam
Her türlü çileyi çekti bu adam.


Evciliği koyun peşinde kurdu
Hayal âlemine dağlarda durdu
Sırtına çok ağır yükleri vurdu
Hep elem tohumu ekti bu adam
Her türlü çileyi çekti bu adam.


Çocukluktan çıktı tahsil görmeden
Bir ışık bulup da olup ermeden
Asker çağı geldi sefa sürmeden
Nasırlı ellerle bekti bu adam
Her türlü çileyi çekti bu adam.


Üç yıl asker oldu parasız pulsuz
Sabretti, direndi, bitirdi çulsuz
Döndü de köyüne kanatsız kolsuz
Köksüz bir dağ gibi çöktü bu adam
Her türlü çileyi çekti bu adam.


Otuz beş yaşında zar zor evlendi
Şartlar ağırlaştı derde bölendi
İşsizlikten keder hep alevlendi
Namerde boynunu büktü bu adam
Her türlü çileyi çekti bu adam.


Atmışında hanım rahmetlik oldu
Sararan yaprağı soldukça soldu
Aklını kaybetti saçını yoldu
Artık kendine de yüktü bu adam
Her türlü çileyi çekti bu adam.


Bu adam dayımdı yalnızca öldü
Kötü bir rüyayı Azrail böldü
İnşallah öte-de umarım güldü
Hazan vakti günah döktü bu adam
Her türlü çileyi çekti bu adam…


Salih Yıldız...23.10.2010







.