Kaf dağının ötesinde, üç kıtaya hükmeden
Olduğunca adaletli, güçlü bir ülke varmış.
Dört kıtanın hâkimleri, ürker olmuşlar ondan
Zaten korkak gönülleri, çaresiz telaş sarmış.

&

Bu ülkenin insanları, hile hurda bilmezmiş
Hizmet peşinde koşarmış, yatağında ölmezmiş
Dünya onlar için zindan, bir gün olsun gülmezmiş
Bulundukları çevrede, hayat zalime darmış.

&

Düşmanları birleşmişler toplu karar almışlar
İçerdeki dostlarına, gizli haber salmışlar
Kesmişler manevi suyunu, imanına dalmışlar
Yavaş, yavaş halsiz kalmış, sarardıkça sararmış.

&

Cephelerden çekilmişler, içe nüfuz etmişler
Dost görünüp el altından, münafıklık gütmüşler
Bülbül kisvesi altında, karga gibi ötmüşler
Altın diye sundukları, üstü küllenmiş narmış.

&

Başlarına geçirilmiş, küfrün simgesi çuval
Susuz kalan beyinleri, bakınmış aval, aval
Koyun gitmiş, kuzu yitmiş, elde kalmış bir kaval
Onu çalar oyalanır, bugün öyle yaşarmış.

&

Ne i-düğü meçhul olan, bir de data bulmuşlar
Üç beş kalan tüylerini, cımbız ile yolmuşlar
Mankurt gibi itaate, derdest olan kulmuşlar
Hallerine bu durumu, öngörende şaşarmış.

&

Kaf dağının ötesinde, hala çırpınır durur
Nasıl düştü bu hallere, ağlar dizine vurur
İntikamın almak için kudurdukça kudurur
Umar ki bu engelleri, mecal bulur aşarmış…


Salih Yıldız…06.08.2010







.