6
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1523
Okunma

Yıllar nasıl geçmiş hiç anlamadım,
Dediler: Yaşlandın, emekli ol sen!
Aynalar söyledi, ben dinlemedim,
Dediler: Yaşlandın, emekli ol sen!
On sekiz yaşında işe başladım,
Bazen azarlandım; bazen haşladım,
Amir bana kızdı; ben de taşladım,
Dediler: Yaşlandın, emekli ol sen!
Daha dün gencecik bir fidan idim,
Hamarattım, dürüst, çalışkan idim,
İşler yığılmazdı; pek yaman idim,
Dediler: Yaşlandın, emekli ol sen!
Elliye varmadan büküldü belim,
Patronu görünce dolaştı dilim,
Gözlerim görmüyor, tutmuyor elim,
Dediler: Yaşlandın, emekli ol sen!
Hiç dişim kalmadı; tek tek döküldü,
Birkaç köprü vardı; hepsi söküldü,
Borcun öde diyen yola döküldü,
Dediler: Yaşlandın, emekli ol sen!
Emekliler her gün daha perişan,
Gençken biraz vardı; kalmadı ki şan,
Emekli olunca verdiler nişan,
Dediler: Yaşlandın, emekli ol sen!
Üç beş kuruş aldık, ikramiyeymiş,
‘Yetmiyor!’ diyince dedi: ‘Niyeymiş?’
Meğer mezar yeri alsak diyeymiş,
Dediler: Yaşlandın, emekli ol sen!
Harika’m bak geçmiş yaşımız bizim,
Devir döndü, bitti işimiz bizim,
Gözümüzden aktı yaşımız bizim,
Dediler: Yaşlandın, emekli ol sen!
HARİKA UFUK
5.0
100% (1)