55
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
3820
Okunma

Yıllanırken acılar beden mahzeninde deme durdu
Sağaldıkça yaralar ağladı damla damla
Tutsak duyguların esaretinde
Dil yarası hüzünlere gömüldü
Firara hazır mahkumlar prangada
Yırttı ağırbaşlılığını çığlıklar isyanda
Bir uçurumun kenarındayım
Ha düştüm ha düşeceğim
Bir elim sana uzanır bir elim semaya
Boşluğunu iç çekişlerimle doldurdum
Akrep ve yelkovana takılıyor gözlerim
Saatler geçmek günler bitmek bilmiyor
Kopardığım her takvim yaprağına sitemdeyim
Bize dair tüm umutlar sendeliyor
İnan çok denedim
Sözüm kendimede yüreğimede geçmiyor
Bunu anlamak çok mu zor sence?
Sensiz mahşer içindeyim
Her nefes alışım ölüme benziyor
Yarınlar birer birer silindi
Adım adım sona yaklaşıyor
Ve yokluğunda kayboluyorum
Kızgınlığım sana değil kendime
Yoruldum bende kalan seni taşıyamıyorum
Sana attığım her adımda
Çakıldım dizlerimin üstüne
Boş ver hepsi ufak tefek yara bere
Keşke her acı buna benzese
Kendi yaralarımı sarmayı öğrendim
Sinsiler korkaklığı kuşanmış esaretin gölgesindeyim
Sardıkça yaralarım ağlıyor
Gel her şeyim bu son çağrım
Isıt gözlerinle güneşi gecelerim üşümesin
Vur düne zebaniler umudu öldürmesinler
Tut elimden çıkar aydınlığa
Ya yarınım ol sarıl bana yada bırak boşluğa...
ASMEROZ-62
GÜLŞEN POLAT
BURSA/28-6-2010
------------------------------------------------------------------------------------------
Hüzün şairi can bacım Nimet Yıldız hanıma o güzel yüreği ile şiirime ses olduğu için çok teşekkürler ederim...
5.0
100% (39)