... istanbulda olsaydın keşke
... gel de ol bence !...


... birlikte yeditepelerini
... köprülerini kemerlerini
... yıkılmaz türbelerini
... hayrat çeşmelerini
... medrese ve davetkar camilerini
... gezerdik
... delikanlı yatağı mahallelerine
... beraberce girerdik
... karış karış
... nefes nefes adımlardık
... yardım eder
... çekerdik bir balıkçı kayığının ipini
... dolaşırken boğazın serin sahillerini!...


... kızkulesinden atlayıp
... sarayburnunda gülhane parkını dolaşırdık
... sultanahmete çıkıp köfte yer
... yerebatan sarnıcına inip aklanırdık
... topkapı sarayında saatlerce saklanıp
... Türk’ün tarihine uzunca dalıp
... ayasofyada göz göze gelir derinlere dalardık !...


... saraçhane kemerlerinden geçer
... sonra eyüp sultana giderdik
... iki rekat namaz kılar
... hırka-ı şerif’de dua ederdik
... piyer lotiye çıkardık sonra
... bir iki çay içer
... haliç den marmarayı
... süleymaniyeden haliç’i seyrederken
... keçiboynuzu yerdik !...


... oradan tophaneye gider
... bi nargile içerdik
... fatihin top döktüğü hanelere bakarak
... galataya çıkardık gizliden
... çocukluğumun erotizmini yadederek geçerdik
... karaköyden !...


... bankalar caddesini
... dik bir yokuş bağlar galataya
... kuleye doğru çıkan
... hain iren gelir burada aklıma
... Cem sultan bir de vatikan !...


... çıkıp galata kulesine atlamayı denerdik
... hazerfen çelebi gibi uçardık mısır çarşısına
... bu kalabalıkta
... aktarları dolaşır ordan burdan ot/lanırdık
... yemeğe de para vermezdik hani !...


... aman allahım "ipini koparan burda !."
... gidiyoruz ama çarpa çarpa
... sultanhamam’a
... ordan mahmutpaşaya
... ve kapalıçarşıya
... bedestene çıkardık
... bu ne yahu
... bu nasıl kalabalık
... gel de mısır çarşısını arama !...


... gezerdik kuyumcuları
... antikacıları
... meraklı bir güruh ile birlikte
... hınca hınç kalabalıkla
... sağa sola çarparak
... ayaklarımıza karasular inerken
... ağzının suları akardı sanırım
... muhteşem mücevherlere bakarken !...


... ahh keşke olsaydın istanbulda
... boğaziçi köprüsünden aşağı atlardık
... oaradan ver elini
... ortaköy entel parkına
... iki bira içerdik
... üstüne kumpir yerdik
... gümüşçüleri dolaşır
... eşe dosta hediyeler seçerdik !...


... oradan beşiktaşa
... barboros hayrettine baka baka
... giderdik dolmabahçe sarayına
... uzak yakın tarihi yadederken
... atatürk’ün penceresinden bakardık
... belki de
... istanbula ilk burada ağlardık !...


... buradan kalkıp emirgana kaçardık
... çayın kıralını içer
... dalarken boğazın ufkuna
... anadolu yakasına doğru kendimizden geçerdik !...


... ha bi de
... "canım ailem"i yakından seyrederdik
... burada çekiliyor biliyormuydun
... iki sokak yukarda
... halil’in fasulyeci ali’nin oto tamir dükkanı
... aha bak şurda !...


... çekiyorlar bak bak
... canlı canlı hemi de
... itiraf ederimki
... ben de oynamak isterdim bu dizide !...


... gel uçalım şimdi de
... fatihin köprüsüne
... oradan beykoza kelle paçaya
... ya da bir an önce kavağa
... iki kadeh rakı
... domates-roka
... ve kalkan buğulama !...



... ahh güzel dilber
... istanbul şimdi benim yanımda benle beraber
... bir tarafım asya diğer yanım avrupa
... gel ey dilber
... gel kucaklasın seni bu eller
... uzat bana ellerini dokunsun sana şehriyar
... bir gör ki ; nasıl kıskanılmaz böylesine bir diyar !...




... suya yazılmamış
... bunca hümanist yazılar
... inanmış yaşamış
... yaşamış yaşatmış
... ve bundan sonra da yaşayacaklar
... istanbul nasip olmaz öylesi her canlıya
... aşık olduklarında
... ya da kaybettiklerinde anlayacaklar !...


... istanbul’um bu satırlarımda sana hediyem olsun
... umarım bir gün sen de burda olursun !...













ondörthaziranikibinon pazartesi eyüp Demirci istanbul