3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1327
Okunma
Güneşin,dumanlı yamaçları
Ala boyayan ilk ışınları vururken vadilere;
Küçük çoban,
Elinde sihirli kavalı,
Düşer sürülerinin ardına...
Sabahın sisi dağılırken ağır ağır,
Elmas parıltılarını andıran çiy damlacıkları
Parlar Güneşin kızıllığının altında....
Bir sıcak çöker yeşilliğin üzerine
Cana yakın.
Bir tutam sevgi gibi...
Ve sürüler dalar sonsuzluğa doğru....
Küçük çobanın,
Derin ve sıcacık bakışlarının arasında...
Küçük çoban üfler kavalına....
İrileşir gözleri.
Bir sessizlik iner
Dağların doruklarından
Vadilerin yamaçlarına...
Kavalın buruk ve coşkulu sesi duyulur
Dağların ta ötesinden....
Dağlar eğilir sıra sıra...
Bir tutam beyaz bulut görünür
Ta uzaklardan,
Dağların ötesindeki gökyüzünün maviliklerinde....
Dağların yamaçlarınadan süzülerek
Hırçın akan suların
Akışı durur.
Kavalın sesinin şavkı belirir
Durgunlaşan suların yorgun maviliğinde....
Ve küçük çoban,
Kavalının sesine karışarak
Göğe ağar bir tutam bulut gibi...
Yaşama sevincinin umudu olarak
Yankılanır durur
Gökyüzünün maviliğinde...
Bayram Ali Bayram