15
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2440
Okunma

(kalbime minnet ektim aklım erince sana)
koşuyor delice
eşikte hıçkırıklara boğuluyor
sessiz olmalı,
arkadaşları ders çalışıyor
kara önlüğü yok üzerinde
yakalanırsa atabilirler
dolu gözleri ağlayamıyor
titrek dudakları büzülmüş sinirli bir gonca
naylon ayakkabı sessizliğine saklanmış
okul koridorunda geziniyor
o koyun otlatmaya gidiyor
arkadaşları okula
koyun güden çoban kızı
okul nasıl bir yer diye merak ediyor
merakını gideremiyor
o tepeden bu tepeden
koyunlarıyla arkadaşlarının okulunu izliyor
babası bacaklarını kıracakmış okulun etrafında görürse
arkadaşlarım okulda ben neden buradayım baba?
soramıyor…
dağlarda evcilik oynuyor
okuma yazma öğretiyor koyunlara
arkadaşları a b c
koyunlar sadece me
sıkılınca ağlıyor
yedi yaşında koyun güden kız çocuğu
hiç zil sesinde teneffüse çıkamıyor
hiç el kaldıramıyor kara tahtaya kalkmaya
yedi yaşında el işi yapan kız çocuğu
hiç boyayamıyor içinin rengini resim kağıtlarında
hiç öğretmenim diyemiyor dili sorulara
şimdi
şimdi bu kız çocuğu
başı türbansız
ama kapalı
ANAM!
BENİM ATATÜRKÇÜ ANAM!
beş kardeşli
ablaların ablası
erken atılmış iş hayatına
ne yapsın
koyunlar büyütüyor pazara
çoban kız,
üç kaynanalı köy ağasının gelini oluyor
on beşinde çocuk yapmaya başlıyor
ver elini büyük şehir
dört çocuk büyütüyor
torun torbaya karışıyor
torunları her okumayı söktüğünde
kuzu seslerinde dağ havası kokluyor
çocukları ana baba oluyor
dul anam
şimdi köyünde yalnız yaşıyor
hayat bildiğini okuyor
biz uğraşma dedikçe
anam beş dönüm eker buğdayı
üç bağın haricinde
iki dönüm sebze tarlası sular sabah beşte.
sonbaharda en az ikiyüz kilo pekmezi hazır satmaya
turşusu başka güzel kıtır
sarmalar ekşimsi serçe parmak
sevgisi hamur bazlama budur
ah anam ah!
şimdi yetmiş yaşında
her gazete sayfasında
her kitap
her afişte
har har yakar kendini
babasının ellerinde
her bayramda
her definde
her aklına estiğinde
okul manzaralı mezarlıktan
el açıp dua eder ,
‘’Allahım babamı affet hakkım helal olsun’’diye…
ALİ ULUBAY
5.0
100% (8)