13
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1935
Okunma
Hatırlar mısın dost?
haftasonu pikniklerinde
mangal başında yaptığımız sohbetleri
o zamanlar zorlanmadan alırdım
tavuk kanatlarını, kolaları, etleri
Dolmuşla falan da gitmezdik ha
bende vardı Brodway, sende vardı Şahin
bu hallere düşeceğimi nerden bilebilirdim
ne medyumdum,ne büyücü, ne kâhin
Hergün beraberdik seninle
en işlek caddedeydi
yanyanaydı iş yerimiz
öyle çalışırdık ki
bırak alnımızı, sırtımızdan akardı terimiz
İçkide, kumarda ,kadında kızda
yemedim paraları
bilirsin, o taraklarda bezim olmaz
ama Allah’ın işi işte
aynı çeşmeye tutarsın testini
birgün dolar, öbür gün dolmaz
İyi tanırsın beni
tamdır Allah’a inancım
Aileme ve
Din’ime bağlı yaşarım
onbeş yılda kazandıklarımı
onbeş dakikada bir sahtekâra nasıl kaptırdım
halâ ona şaşarım
Olsun be dost
üzülsem de, yokluk da çeksem
isyan etmiyorum ha şa
bu dünya bir imtihan
ve zaman içersinde
herşey geliyor başa
Ben diyorumki
Allah verdi, Allah aldı
bir krallıktan geriye
yıkık bir saray, devrik bir taht kaldı
Üzülme dost
aç açıkta kalsam da
bırak tavuğu, eti
şimdi alamasam da mangalıma kömürü
Allah’ın izni ile yaşayıp gideceğim
verdiğiyle yetinip, tamamlayacağım bana
bahşettiği ömürü
Aslında bunlardan
bahsetmeyecektim sana
anlat dedin anlattım
şu anki durumum bu
dostlarım sahte çıktı maalesef
para ile birlikte bir çoğunu kaybettim
şimdi ne bir aş verenim var
ne de bir bardak su
Şu an nerede miyim?
işe gideceğim dost, servisi bekliyorum
zaman hayli yaklaştı birazdan gelip alır
yaşlanıyor muyum ne?
iş ağır geliyor bazen, nerdeyse tekliyorum
ama hayat bu işte
sen ne kadar toplasan, elinde sıfır kalır...
27,06,2007 Varsa halâ ki sayıları az da olsa olduğunu biliyorum, beni merak eden dostlara....