79
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
4140
Okunma

Meçhule yol alıyor, doludizgin her günüm
Battı umut güneşim, tuş oldu ömrüm benim
Hayallerim kör topal, hüzünlü geçti dünüm
Çile meydan okudu, tuş oldu ömrüm benim
Girdim kaynar kazana, yanıp tutuştum her dem
Acılar gölgem oldu, şaşırdım nere gidem
İçimde bin ayrı dert, kavurur nasıl edem
Mevsimlerim değişti, kış oldu ömrüm benim
Düştüm dert kuyusuna, görünmez asla dibi
Hicran yağmuru yağdı, taştı yüreğin cebi
Kısa sürdü sevinçler, saman alevi gibi
Dumansız yanıyor can, boş oldu ömrüm benim
Bağıma bülbül değil, her daim baykuş kondu
Temmuzun sıcağında, ruhum bedenim dondu
Yanar dağların lavı, bu avucumda söndü
Kan doldu gözlerime, yaş oldu ömrüm benim
Dikenine katlandım, kokladım gülüm diye
Siper ettim göğsümü, korkmadım zulüm diye
İpe dizdim hasreti, bilmedim ölüm diye
Dosta doğru giderken, kuş oldu ömrüm benim
Derman kalmadı candan, söndü gözümün nuru
Yoluna halı oldum, tanımadım gururu
Dizinde arar oldum, ömür boyu huzuru
Bulamadım bir sırdaş, taş oldu ömrüm benim
IŞIK gönül dağında, gam eksilmedi gitti
Hayat denilen handa, yaşanan günler bitti
Hüzünlerim devleşti, çektiğim bana yetti
Umudumu yitirdim, düş oldu ömrüm benim
Azimet IŞIK 23.04.2010 Saat. 00.11 kumbara ŞİLE İSTANBUL
Not: Şiirime yorumuyla destek veren Gamze DAĞ bacıma saygım çokçadır
5.0
100% (42)