Ellerin, ah ellerin!
Ellerin nahif, incecik narin.
Her akşam gelirler hayallerime,
Alırım itinayla ellerime,
Koklarım ak zambakları koklarcasına.
Erir kaybolurum avuçlarında.


Eliften ziyade alımlı ince,
Parmakların yağar fikrime önce.
Sevince boğarsın, tebessümünle.
Bedelsiz albeni, bedelsiz gamze.
İçtiğim bir yudum berrak su gibi.
Gözlerin gülümser gönlüm içinde…


Bir masal anlatır, ellerin bana.
Zamanlara sığmaz mekan üstüdür.
Yumunca onları zarafet ile,
Sanırsın bembeyaz zambak dürülür…
Güneş öper ellerini, su öper.
Tasvirlere sığmaz güzel ellerin.
Hayalimde billûr, içli ney üfler.
Kanar yüreğimde bilinmez bir yer…


Çözülür geceme ışık olurlar.
Nur dağına inen maşuk olurlar
Aşk adına, tende aşkı solurlar,
Alır beni benden, çekerler dara…
Götürürler teni canlı mezara,
Emsalsiz misalsiz ecele benzer,
Nefes keser, her bakışta ellerin…


Gül yağar geceme adın dillenir.
Hayalime yine ellerin gelir.
Alırım itinayla ellerime,
Koklarım ak zambakları koklarcasına.
Erir yok olurum avuçlarında…
Ankara,23.03.2010 İ.K