Nağmelerde ararsın teselliyi, hicranla kavrulan gönül,
Değiştiremezsin sen tecelliyi, hüsranla savrulan gönül.

Bazen olursun bayram sevinci, umut verirsin bize gönül,
Edersin bizi aşka dilenci, sözle gelmezsin dize gönül.

Koşarsan her güzelin peşine, çabuk yorulursun gönül,
Her gördüğün olsa da aşina, talan olur ayrılırsın gönül.

Hükmetmek istersin cihana, nedir senin hırsın gönül,
Helal dersin harama, Allah sana akıl versin gönül.

Yaralarsın şu sineleri, söz dinlemezsin ey! deli gönül,
Mesken ettin viraneleri, dert anlamazsın ey! gönül.

Yaş bulsa da kemalini, yine aşka sarılırsın gönül,
Unut desen yar cemalini, üzülüp darılırsın gönül.

Dinlemezsin hiç ferman, sahraları aşarsın gönül,
Kalmaz sende de derman, haline şaşarsın gönül.

Deli taylar gibi koştun, yayladan meraya gönül,
Yürekte yareler açtın, çare olmadın yareye gönül.

Muhabbetle gezersin, gönülden gönüle sürülen gönül,
Sevgi bahçen aşk ile yeşersin, çağlarken durulan gönül.

Sana pranga vuracağım, gülden güle konmayasın gönül,
Senden hesap soracağım, birazda sen ağlayasın gönül.
YOZGAT-----KOÇAKLI Nihat ARSLAN


Not:Aşina:Tanıdık yüz
Tecelli:Görünme, kader
Talan:Dağınık
Pranga:Kelepçe