14
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1527
Okunma

Para ile imanın kimde olduğu belli olmaz (bilinmez).
İman her şeyden önce içsel, yani kalbî bir olaydır. İnsanların imanlarını sözle dile getirmeleri mümkünse de, bunu çıkar için yapıyor olabilirler. Dolayısıyla gerçekten kimin iman ettiğini bilmemiz imkânsızdır. Para için de aynı şey söz konusudur. Kimse kolay kolay parasının olduğunu söylemez, gizleme yoluna gider. Kimi cimri olan ve yoksul bir hayat yaşayan insanların çok zengin, kimi cömert ve eli açık insanların da parasız olduğu çok görülmüştür. Bu bakımdan para ile imanın kimde olduğu pek bilinmez.
Paranın yüzü sıcaktır.
Para çekicidir ve öyle kolayca geri çevrilemez. Çünkü paranın gücü, pek çok maddî sorunu halleder. Bu sebeple insanlar parayı görünce gevşer, ona kavuşma isteği duyar, kendisinden istenen işi de kolayca yapma eğilimi gösterir.
Para parayı çeker.
Elde para bulunursa onunla yeni paralar kazanılır. Bilinen o ki, pek çok işte sermaye şarttır. Sermayen ne kadar çoksa, o kadar büyük iş yapar ve o kadar da çok kazanırsın.
Parayı veren düdüğü çalar.
Para harcayan kimse istediğini elde edebilir. İş yapabilir, yaptırabilir; satın alabilir, aldırabilir; hemen her istediği maddî şeye kavuşması mümkündür.
Birisi böbürlenirken bu âlemde
Diğer şahısları siler tek kalemde
Maddi varlık içinde darlık bilmez
Yetimin akan gözyaşını silmez!..
Bu mal benim, der göze baka, baka
Kulumun hakkı yer, borç taka, taka
Güçlü kazanır, modasına uyar
Dertli adamın, derdine dert koyar!..
Haydan gelen, hayâ gider de bilmez
Yetişmiş şımarık bunu hiç bilmez
Ana ile baba çırpınır evlat diye
Kadim bilmez züppeler yiye, niye!..
Birisi yeşil, diğeri mavi göz
Para kazanmak, çok tatlıca bir söz
Kazanmak değil, esir olmak ayıp
Parayla iman dolu yürek kayıp!..
5.0
100% (7)