43
Yorum
3
Beğeni
4,9
Puan
1785
Okunma

Simyası yitik gölgenin güneşe tutkusu bitmez
Varsıl aşkın olmayana açlığı gibi
Kuzguni ayazlara gebe badem çiçeği
Ölümüne verilmiş yemin sanki!
Bile bile döküleceğini...
Acaba menfuruna tutulmuş
Varlığın, hiçliğe hibe hali...
Zevale yüz sürdüğün gurur
Zebile gizinle sardığın onur
Neyin bedelidir ödediğin
Ve dahi ne kadar ödeyeceğini bilmediğin...
Yarım ağız bir sevda...
Çürüttüğün ömürse ölüsü kandilli makamında...
Gerçeğe sırtını dönmüş idrakte
Gaflet yudum yudum eritir
Nefretin büyümeye başladığı yerde...
Afaroz eşiğine takılı kalır gözü
Bir de İnsanlığının o safir yüzü...
Mihnetin dar boğazında
Ne ileri ne geri...
Sökünsüz şafaklar volta atar
Bilmem kaçıncı ölümdür doğmadan daha
Yaşamak sanrısı isyanın adı olur
Doğmaksa gerçek ölüme uyanma...
28/11/2009
Şükran AY
5.0
92% (22)
4.0
8% (2)