BİR GÜN KANAT İÇİNİ BANA. BİR BAK, BİR BAK BU YANA. BİR PARÇA KUMAŞTA BİN YAMA, SESİM ULAŞMIYOR Kİ SANA.
Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri gözümüzle değil yüreğinizle okuduğunuz anlaşılıyor. Elinizle değil yüreğinizle yazdığınızı da biliyorum. Görüp duyanlar hissedip dokunanlar kadar anlamıyor şiirden. Saygılar. Teşekkürler.
Şiiri gözümüzle değil yüreğinizle okuduğunuz anlaşılıyor. Elinizle değil yüreğinizle yazdığınızı da biliyorum. Görüp duyanlar hissedip dokunanlar kadar anlamıyor şiirden. Saygılar. Teşekkürler.
kan ... çok aziz bir şekilde damarda süzülür göz ... herşeyi görür ama gözün görgüğü kan olunca olay değişir . ortada gövde kalmaz veya gözün gördüğü ihanet olursa ortada sevgi , aşk kal-maz !
Allah aşkına , Hak aşkına biri bana burada şiirin nerede olduğunu söylesin. Hiç eleştiri yapmayacağım çünkü konuşacağım şiir yok. Efendim kısadır diye de demiyorum üç harfe Allah û te'ala ( AŞK) ismini sığdırabiliyorsak şiirde de pekala yaparız. Ama kelimesiz kelimelerle yol mu bulunur efendim. Şiirin katlinin resmi denmez de buna ne denir.
Sonra sayfaya bakıyorum. Kalemlerin böyle fotoğraf kullanmalarındaki mantığı hala çözemedim gitti. Vallahi dergilere kapak olunacak dense bu derece anlamsız fotoğrafları yollamaz kimse. Şöyle başınızı ya da o da yorucu diyelim gözünüz aşağı kaysın da bir şey var diyebilelim.
Şiir denince aklınıza harf topluluğu gelmesin lütfen. Hissedemiyorsa kalp hislerimizi köreltmeyin. Zaman verin kaleminize, okuyun biraz da olsa öğrenmek için çabalayın . Bunu sadece sayfa kalemi yapsın demiyorum cümle cemaat hepimiz yapalım. Ayrıca böyle çalışmalarla kalabalığı da önlemek zor oluyor artık. Şiir okumak için sayfalara bakacak dermanımız kalmıyor.
Ayağı kaydı kayacak şiirin ki sonumuz hayrola.
Sevgiyle kalın efendim.
**Havin_** tarafından 11/25/2009 5:18:17 PM zamanında düzenlenmiştir.
evet doğru söylüyorsun havin ... bende inan senin gibi düşünüyorum fakat ne olaydır ki bütün türkler ; şair doğdu ... şair yaşadı ... şair öldü ...ve hiçbirimiz unutmayalım ki herkesin içinde mutlaka bir şair yatar ... ve bu şair hiç umulmadık vakitte karşımıza çıkar. evet bende biliyorum birçok şair şu resim konusunda henüz bir zevk sahibi değil olamıyorlar ve hatta bazı şair ler vardır ki ; tamamen konunun dışında yer alan bir takım resimler seçip koyuyorlar. bu duruma da bir türlü anlam veremiyorum ayrıca şiir bir harf topluluğu değil ... bunu eminim birçok şair biliyordur . şiir ; duygudur , anlamdır , fark , aşk , görsellik ve hatta mizah vs. yani demem o ki : şiir ler duyguyla yazılır aşk ve öfke ile yazılır intikam ile yazılır hırs ve hatta bir anlık yaşama sevinci ile ... ama değişmeyen bir şey vardır ki ; o da şiir dir. şiir ; asla ! ama asla duygusuz yazılmaz TATLITÜRK bu şiir de fazlalık yapıcı bir eleştri konusu oluşturmak istemedi yalnızca , sevdiğine olan sitemini duyurmak istemiş ... yani ben bunu anladım ve açıkçası yorumum da ; buna göre olacak diye düşünüyorum şiir kafiyeli olacak diye bir unsur yok ... tabii ben kendi adıma konuşuyorum sözümü yanlış anlamayalım bakın sevgili havin ... yorum ... ve eleştri buna dikkat etmek gerek yazar iken yürek gerek ve sizde o yürek var ... ve umarım beni mazur görürsüz ve bu konuyu burada kapatırız ... olur mu ? hem ne demişler zevkler ve renkler tartışılmaz ... (havin ... ben henüz 16 yaşında genç bir fidan'ım . lütfen beni bağışlayın ve ayrıca bu tartışmaya katıldığınız için hepinize teşekkür ederim ... )
“Yazma diyen cahiller çıksa da karşına, yaz kardeşim.”
Demişsiniz son cümlelerinizde. Bu zihni ifadeden dolayı kutluyorum ve böyle bir fikirle yürümeniz de güzel.
Demişsiniz ki, “ kaç şiirimi okudun Havin”
Şunu bilmenizi isterim ki kalemlerde konuşurken tek şiiri baz almam, gördüğüm ilk kelimede konuşmam. Burada gün içinde kaç şiir okuduğumuzdan haberiniz var mı ? Ve şiir yokken karşımıza çıkan durumlarda ne hissettiğimizi biliyor musunuz ?
İyi şiir yazdığınızı düşünüyor olabilirsiniz hatta ve hatta iyi de yazıyor olabilirsiniz bu kişiye göre değişir.
Lâkin,
Benim gördüğüm ve eksik olduğunu düşündüğüm emek yok maalesef. Yaşınızı söylemişsiniz , çok okuduğunuzu söylemişsiniz ve beni fikren okumuyor olarak görmüşsünüz. Peki. Ben ne buraya yaşımı yazmak zorundayım ne okuduğum fakülteyi ne de okuduğum kitap sayısını ki günde bir kitap okuduğumu bilmek zorunda değilsiniz. Ama ben cümlelerden karşımdakinin nasıl olduğunu çok rahat görebiliyorum bu konuda da şüpheniz olmasın.
“ kalemlerin sizi şiir sayfasına astığınız fotoğrafla tanımalarını istemeniz beni hiç ama hiç ilgilendirmez ben sadece şiirle kullanılan fon arasındaki bağa bakarım. Kompozisyona bakarım. Şiir yazıyoruz diye sadece harflere mi bakayım bu platformda ? Profil resminizden eğer ki göz kusurlarımız yoksa görüyoruz elhamdülillah bakmak isteyen oraya baksın şiir diye sunulan çalışmanın ahenk itibarıyla tüm düzenini altüst eden görünümüne değil – diye düşünürüm-. Ayrıca siz ne ayıbından söz ediyorsunuz burada ayıpla mı uğraşıyoruz nasıl bir ifade bu böyle anlam görmek samanlıkta iğne derecesinde. Özellikle de “ aşk “ için söylediğiniz hakikaten yordu.”
Siz ben aşk derken ne anladınız acaba merak ediyorum. Benim şurada dışarı çıkıp tipi endamı güzel birine bakakalmam mıdır aşk sizin dilinizde ? Üzgünüm bizde öyle değil. Ve bunu Necip Fazıl bilen birinin söylemesi çok daha acı. Mesela bir esrine bakalım da adam aşkı nasıl anlatmış görelim.
Bakın ayrıca Necip Usta iki dize yazmış hem de daha da az yazmış değil mi ? Şimdi yerden yere vurabilirdi Havin ama bir inceleyelim ve de karşılaştıralım ve öyle bakalım bana “ okumadın mı “ dediğinize.
Sizce Fazıl usta burada kara kaşlı kara gözlü birine duyduğu aşktan dolayı mı yazmıştır ? Öyle düşünüyorsanız hiç ne ben sizi yorayım ne de siz beni yorun .“ AŞK” bizim dilimizde budur bunu da bilin-bildiğinizi görüyorum ama söyleyemediğiniz de bir o kadar bariz görülüyor-.
Fazıl düşüncesi , ufku aleni bellidir bilen bilir bilmeyen de zır cahildir. Sizin de bunu az çok bildiğinizi gördüm harflerinizden –hele ki bazı çalışmalarınızda Necip kalemi durumları dahi vardı virgül kullanımına değin hem de ve o benzetmelerimin örneklerini buraya sunmayacağım- lâkin onun en çok önem verdiği niteliği yazık ki “ sizde hiç yerinde”. Evet ben görüyorum bu seslenişin nereye olduğunu onu hissedebiliyorum ama şiiri paylaşıma sunarken özenle adım atmanın olması gerektiğini düşünüyorum . Ayrıca ben ne kimseye yaz derim ne de yazma derim beni ilgilendirmez ama okuyup okumama kararı benimdir şiir midir değil midir bu devrin kalemlerine yakışıyor mu yakışmıyor mu gibi bir sonuca ulaşmak benim kendimde aklımın işidir- Necip kendi devrinde , kendi asrında elinden geleni yapmıştır ama şu zamanda o kelimeleri anlayan yok denecek kadar da azdır-. Siz böyle devam edin efendim saygıyı bilirim ve de bir daha eleştirime şahit olmayacağınıza dair söz de veririm.
Sevgili Havin; bir sayfa yazı yazdım sana şiiri ve şaiirleri anlatan. Lakin yazıyı sonlara doğru yanlışlıkla sildim. Tekrar yazmayacağım. Eleştirinize teşekkür ederim. dörtlüğü beğenmemiş ve " şiir nerede" diye sormuşşun. Sen hiç arif Nihat, Necip fazıl okumadın mı? İki satırla da şiir olur. İçimden gelen cümlelere kimsenin olurunu almak zorunda değilim. Meyvesiz ağaca kim taş atar? Tabii ki farkında olmayanlar. Şiirin altına duygularımı anlattığı yada içimdan geldiği için fotoğrafımı koymuşşum. Daha ziyade de şair arkadaşlarım beni büyük resimden görsel tanısın istemişim. Ne ayıbı var. Nefes de almayım istersen.Kaç şiirimi okudunuz da bu kadar kat-i kanaate vardınız. Aşkı ifade için aşk kelimesini anmak şart mıdır? Beni kimsenin şaiir olarak kabul etmesini de beklemiyorum. Olduğumu da iddia etmiyorum. Beni anlayamaman da üzmüyor beni. Belki körelmiş kalbimi yeşertmeye çalışıyorum. 47 yaşinda tam bir kitap kurduna biraz okuyun diyordun . İşte bu acıttı. Kusura kalmada " Senin kitap görmüşlüğün kadar benim okumuşluğumvar". Halen daha okuyorum.
Sevgili onur; ince düşüncenden dolayı teşekkür ederim. Beğenilmek yada savunma yapmak zorunda da değilim. Ben şair olmadığımı hemen her eleştiri yapana yazmıyorum mu? Ama bu şiir yazmayacağım anlamına da gelmez. Ben güzelliği paylaşan biriyim. Güzel duygularımı da karalamak hakkımdır. Elalem kini, nefreti, kanı paylaşıyor. Dünyada aşktan başka bir şey yok sananlara bıraktım şiiri. Benim gözüm büyük sanatkarlıkta. Nedir o büyük sanatkarlık? Çocuklarımı topluma yararlı dini bütün bir insan olarak yetiştirmek ve ahrete eli boş gitmemek. Yazma diyen cahiller çıksa da karşına, yaz kardeşim. Bakma atıp tutmalarına kimse allame değil. Saygılar.
Eleştiri olsun demiş evet ama yazık ki benim kitabımda eleştiri olmayan şeyi söylemek demek değildir. Ve eğer ki ben ,
*çok güzel, *harika, *mükemmel, *ooff bundan iyi şiir mi olur, * sanat işte böyledir, * muhteşem giriş , *muhteşem final,
vs.vs.vs. gibi bir yorumda bulunsaydım dışarı çıkacak yüzüm kalmazdı benim. Yalan söylemek yüz kızartıcıdır benim dilimde. Kendime sarı şalvarı yakıştırabilirim ama bunu yakıştıramam.
Kırmak mevzusuna gelince.
Sizce şiir gönüllüleri olarak böyle çalışmaları görünce bizler kırılmıyor muyuz ? İnanın artık ağladım ağlayacağım. Saatlerce emek veriyoruz , günlerce uğraşıyoruz şiir denilen bir çalışmayı oluşturmak için , insanların zamanlarını yok yere almamak için , kimseyi meşgul etmemek için ama kimse kimse bizlerin – emek harcayan kalemlerin- üzüldüklerini düşünmüyor galiba. Bize de haksızlık yapılmıyor mu ?
Bir dörtlükte anlatmak.
Siz yorumumu dikkatlice okuduğunuza emin misiniz ? Orada tek kelimede kainatın sahibi var dedim bizler de kısa ve öz anlatabiliriz dedim. Ama her kelimeye şiir demek üzgünüm bana göre değil.
Ayrıca ben ne şairler bilirim ömür verirler, gönül verirler bu yola da kendilerine şair diyemezler sizlerin dilinde ne de kolaymış şair olmak . Diyecek sözüm yok.
Eleştiri için bana olan uyarınıza gelince.
Haksız tek cümle bulun aferin diyip siteden gideyim yok olmuyorsa bence cevap yerine söylediklerimi düşünün.
yaa sevgili havin ... sana katılıyorum... katılıyorum da değerli engin şairimizi bu eleştirinizle bir nevze kırmış olmuyor musunuz acaba ? tabii engin bu şiir de eleştri butonu olsun demiş ama iyi şeyler duyabilmek için iyi yorum alabilmek için ... ! fakat şair im olaya bir de şu açıdan bakınız lütfen ... şair yani engin ... bu şiir i yazarken sizin , bizim yani herkesin beğeneceğini ummuş , ayrıca bazı şair ler vardır ki ; nice nice şair lerin 3 sayfada anlatamadığını bir dörtlükte topluyor . bu duruma ne dersiniz ? ricaa ederim yorumlarınıza biraz daha dikkat ediniz .lütfen ! . saygılar ...
evet doğru söylüyorsun havin ... bende inan senin gibi düşünüyorum fakat ne olaydır ki bütün türkler ; şair doğdu ... şair yaşadı ... şair öldü ...ve hiçbirimiz unutmayalım ki herkesin içinde mutlaka bir şair yatar ... ve bu şair hiç umulmadık vakitte karşımıza çıkar. evet bende biliyorum birçok şair şu resim konusunda henüz bir zevk sahibi değil olamıyorlar ve hatta bazı şair ler vardır ki ; tamamen konunun dışında yer alan bir takım resimler seçip koyuyorlar. bu duruma da bir türlü anlam veremiyorum ayrıca şiir bir harf topluluğu değil ... bunu eminim birçok şair biliyordur . şiir ; duygudur , anlamdır , fark , aşk , görsellik ve hatta mizah vs. yani demem o ki : şiir ler duyguyla yazılır aşk ve öfke ile yazılır intikam ile yazılır hırs ve hatta bir anlık yaşama sevinci ile ... ama değişmeyen bir şey vardır ki ; o da şiir dir. şiir ; asla ! ama asla duygusuz yazılmaz TATLITÜRK bu şiir de fazlalık yapıcı bir eleştri konusu oluşturmak istemedi yalnızca , sevdiğine olan sitemini duyurmak istemiş ... yani ben bunu anladım ve açıkçası yorumum da ; buna göre olacak diye düşünüyorum şiir kafiyeli olacak diye bir unsur yok ... tabii ben kendi adıma konuşuyorum sözümü yanlış anlamayalım bakın sevgili havin ... yorum ... ve eleştri buna dikkat etmek gerek yazar iken yürek gerek ve sizde o yürek var ... ve umarım beni mazur görürsüz ve bu konuyu burada kapatırız ... olur mu ? hem ne demişler zevkler ve renkler tartışılmaz ... (havin ... ben henüz 16 yaşında genç bir fidan'ım . lütfen beni bağışlayın ve ayrıca bu tartışmaya katıldığınız için hepinize teşekkür ederim ... )
“Yazma diyen cahiller çıksa da karşına, yaz kardeşim.”
Demişsiniz son cümlelerinizde. Bu zihni ifadeden dolayı kutluyorum ve böyle bir fikirle yürümeniz de güzel.
Demişsiniz ki, “ kaç şiirimi okudun Havin”
Şunu bilmenizi isterim ki kalemlerde konuşurken tek şiiri baz almam, gördüğüm ilk kelimede konuşmam. Burada gün içinde kaç şiir okuduğumuzdan haberiniz var mı ? Ve şiir yokken karşımıza çıkan durumlarda ne hissettiğimizi biliyor musunuz ?
İyi şiir yazdığınızı düşünüyor olabilirsiniz hatta ve hatta iyi de yazıyor olabilirsiniz bu kişiye göre değişir.
Lâkin,
Benim gördüğüm ve eksik olduğunu düşündüğüm emek yok maalesef. Yaşınızı söylemişsiniz , çok okuduğunuzu söylemişsiniz ve beni fikren okumuyor olarak görmüşsünüz. Peki. Ben ne buraya yaşımı yazmak zorundayım ne okuduğum fakülteyi ne de okuduğum kitap sayısını ki günde bir kitap okuduğumu bilmek zorunda değilsiniz. Ama ben cümlelerden karşımdakinin nasıl olduğunu çok rahat görebiliyorum bu konuda da şüpheniz olmasın.
“ kalemlerin sizi şiir sayfasına astığınız fotoğrafla tanımalarını istemeniz beni hiç ama hiç ilgilendirmez ben sadece şiirle kullanılan fon arasındaki bağa bakarım. Kompozisyona bakarım. Şiir yazıyoruz diye sadece harflere mi bakayım bu platformda ? Profil resminizden eğer ki göz kusurlarımız yoksa görüyoruz elhamdülillah bakmak isteyen oraya baksın şiir diye sunulan çalışmanın ahenk itibarıyla tüm düzenini altüst eden görünümüne değil – diye düşünürüm-. Ayrıca siz ne ayıbından söz ediyorsunuz burada ayıpla mı uğraşıyoruz nasıl bir ifade bu böyle anlam görmek samanlıkta iğne derecesinde. Özellikle de “ aşk “ için söylediğiniz hakikaten yordu.”
Siz ben aşk derken ne anladınız acaba merak ediyorum. Benim şurada dışarı çıkıp tipi endamı güzel birine bakakalmam mıdır aşk sizin dilinizde ? Üzgünüm bizde öyle değil. Ve bunu Necip Fazıl bilen birinin söylemesi çok daha acı. Mesela bir esrine bakalım da adam aşkı nasıl anlatmış görelim.
Bakın ayrıca Necip Usta iki dize yazmış hem de daha da az yazmış değil mi ? Şimdi yerden yere vurabilirdi Havin ama bir inceleyelim ve de karşılaştıralım ve öyle bakalım bana “ okumadın mı “ dediğinize.
Sizce Fazıl usta burada kara kaşlı kara gözlü birine duyduğu aşktan dolayı mı yazmıştır ? Öyle düşünüyorsanız hiç ne ben sizi yorayım ne de siz beni yorun .“ AŞK” bizim dilimizde budur bunu da bilin-bildiğinizi görüyorum ama söyleyemediğiniz de bir o kadar bariz görülüyor-.
Fazıl düşüncesi , ufku aleni bellidir bilen bilir bilmeyen de zır cahildir. Sizin de bunu az çok bildiğinizi gördüm harflerinizden –hele ki bazı çalışmalarınızda Necip kalemi durumları dahi vardı virgül kullanımına değin hem de ve o benzetmelerimin örneklerini buraya sunmayacağım- lâkin onun en çok önem verdiği niteliği yazık ki “ sizde hiç yerinde”. Evet ben görüyorum bu seslenişin nereye olduğunu onu hissedebiliyorum ama şiiri paylaşıma sunarken özenle adım atmanın olması gerektiğini düşünüyorum . Ayrıca ben ne kimseye yaz derim ne de yazma derim beni ilgilendirmez ama okuyup okumama kararı benimdir şiir midir değil midir bu devrin kalemlerine yakışıyor mu yakışmıyor mu gibi bir sonuca ulaşmak benim kendimde aklımın işidir- Necip kendi devrinde , kendi asrında elinden geleni yapmıştır ama şu zamanda o kelimeleri anlayan yok denecek kadar da azdır-. Siz böyle devam edin efendim saygıyı bilirim ve de bir daha eleştirime şahit olmayacağınıza dair söz de veririm.
Sevgili Havin; bir sayfa yazı yazdım sana şiiri ve şaiirleri anlatan. Lakin yazıyı sonlara doğru yanlışlıkla sildim. Tekrar yazmayacağım. Eleştirinize teşekkür ederim. dörtlüğü beğenmemiş ve " şiir nerede" diye sormuşşun. Sen hiç arif Nihat, Necip fazıl okumadın mı? İki satırla da şiir olur. İçimden gelen cümlelere kimsenin olurunu almak zorunda değilim. Meyvesiz ağaca kim taş atar? Tabii ki farkında olmayanlar. Şiirin altına duygularımı anlattığı yada içimdan geldiği için fotoğrafımı koymuşşum. Daha ziyade de şair arkadaşlarım beni büyük resimden görsel tanısın istemişim. Ne ayıbı var. Nefes de almayım istersen.Kaç şiirimi okudunuz da bu kadar kat-i kanaate vardınız. Aşkı ifade için aşk kelimesini anmak şart mıdır? Beni kimsenin şaiir olarak kabul etmesini de beklemiyorum. Olduğumu da iddia etmiyorum. Beni anlayamaman da üzmüyor beni. Belki körelmiş kalbimi yeşertmeye çalışıyorum. 47 yaşinda tam bir kitap kurduna biraz okuyun diyordun . İşte bu acıttı. Kusura kalmada " Senin kitap görmüşlüğün kadar benim okumuşluğumvar". Halen daha okuyorum.
Sevgili onur; ince düşüncenden dolayı teşekkür ederim. Beğenilmek yada savunma yapmak zorunda da değilim. Ben şair olmadığımı hemen her eleştiri yapana yazmıyorum mu? Ama bu şiir yazmayacağım anlamına da gelmez. Ben güzelliği paylaşan biriyim. Güzel duygularımı da karalamak hakkımdır. Elalem kini, nefreti, kanı paylaşıyor. Dünyada aşktan başka bir şey yok sananlara bıraktım şiiri. Benim gözüm büyük sanatkarlıkta. Nedir o büyük sanatkarlık? Çocuklarımı topluma yararlı dini bütün bir insan olarak yetiştirmek ve ahrete eli boş gitmemek. Yazma diyen cahiller çıksa da karşına, yaz kardeşim. Bakma atıp tutmalarına kimse allame değil. Saygılar.
Eleştiri olsun demiş evet ama yazık ki benim kitabımda eleştiri olmayan şeyi söylemek demek değildir. Ve eğer ki ben ,
*çok güzel, *harika, *mükemmel, *ooff bundan iyi şiir mi olur, * sanat işte böyledir, * muhteşem giriş , *muhteşem final,
vs.vs.vs. gibi bir yorumda bulunsaydım dışarı çıkacak yüzüm kalmazdı benim. Yalan söylemek yüz kızartıcıdır benim dilimde. Kendime sarı şalvarı yakıştırabilirim ama bunu yakıştıramam.
Kırmak mevzusuna gelince.
Sizce şiir gönüllüleri olarak böyle çalışmaları görünce bizler kırılmıyor muyuz ? İnanın artık ağladım ağlayacağım. Saatlerce emek veriyoruz , günlerce uğraşıyoruz şiir denilen bir çalışmayı oluşturmak için , insanların zamanlarını yok yere almamak için , kimseyi meşgul etmemek için ama kimse kimse bizlerin – emek harcayan kalemlerin- üzüldüklerini düşünmüyor galiba. Bize de haksızlık yapılmıyor mu ?
Bir dörtlükte anlatmak.
Siz yorumumu dikkatlice okuduğunuza emin misiniz ? Orada tek kelimede kainatın sahibi var dedim bizler de kısa ve öz anlatabiliriz dedim. Ama her kelimeye şiir demek üzgünüm bana göre değil.
Ayrıca ben ne şairler bilirim ömür verirler, gönül verirler bu yola da kendilerine şair diyemezler sizlerin dilinde ne de kolaymış şair olmak . Diyecek sözüm yok.
Eleştiri için bana olan uyarınıza gelince.
Haksız tek cümle bulun aferin diyip siteden gideyim yok olmuyorsa bence cevap yerine söylediklerimi düşünün.
yaa sevgili havin ... sana katılıyorum... katılıyorum da değerli engin şairimizi bu eleştirinizle bir nevze kırmış olmuyor musunuz acaba ? tabii engin bu şiir de eleştri butonu olsun demiş ama iyi şeyler duyabilmek için iyi yorum alabilmek için ... ! fakat şair im olaya bir de şu açıdan bakınız lütfen ... şair yani engin ... bu şiir i yazarken sizin , bizim yani herkesin beğeneceğini ummuş , ayrıca bazı şair ler vardır ki ; nice nice şair lerin 3 sayfada anlatamadığını bir dörtlükte topluyor . bu duruma ne dersiniz ? ricaa ederim yorumlarınıza biraz daha dikkat ediniz .lütfen ! . saygılar ...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Şiirin sahibi
Cevap Yaz
