“ El hakku yalu” haktır, hak daima galiptir
Bu sarsılmaz bir hüküm, koparılmaz bir iptir

Neden kafir Müslim’e; kuvvet, hakka baskındır
Hakikati bilmeyen Müslüman’sa suskundur

Hakkın her vesilesi, hak olması şart iken
Batıl vesilelerle hak yolunda ter döken

Mağlup düşer batıla, hazmedemez küskündür
Batılsa hak vesile ile hakka üstündür

Hak vesile bak batıl vesileyi yenmiştir
Sonra da batıl hakka niye galip denmiştir
………………..
Müslüman’ın her vasfı Müslim olmak vacipken
Müslim kafir sıfatla, çok garip çok acipken

Kafir hayat yoluna Müslim vasıfla çıkar
Müslim’i gayr-i meşru vasfıyla yere yıkar

Müslim vasfıyla batıl, Müslüman’a fark atar
Kafir vasfıyla Müslim battıkça yere batar
…………………
“Elhakku yalu” haktır vasıf vesile ile
Müslümanlık dildedir, onda yalan hırs hile
………………………
Allah’ın iki türlü, değişmez has kanunu
Hükmeder kainatta yaşayan görür bunu

Kelam vasfından gelen kitapla gelen emri
Onu talim ettirmiş harfiyen peygamberi

Bu kanuna itaat kazandırır cenneti
İsyansa kalpte ruhta tam cehennem cinneti

Bu kanuna isyanın cezası genellikle
Ahiret’te çekilir dünya ile birlikte
………………………….
Diğer emr-i tekvini, fıtrat kanunu denir
Her mevcuda hükmeden, kuralları var bir bir

Doğa kanunu deyip, geçer bazı gafil kul
İrade sıfatından gelen bu hikmeti bul

Fenler bu emirleri keşfetmekle haz bulur
Kanuna itaatle medeniyet hız bulur

İtaat etmemenin dünyadadır cezası
Geri kalmak fakirlik sefilliktir ezası

Kafir bu kanunlara daha çok itaatte
Müslüman lakayt gevşek, tembel ve atalette

Batıl hakka elbette, zulmedecek bu halde
“Elhakku yalu” haktır, lafzı kalacak dilde

Bu iki şeriatın bazen hükmü çakışır
İkisine itaat, Müslüman’a yakışır