1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1464
Okunma
Alnımdaki kırışıklarda
Maharetli bir “el emeği” var!
Maziyi sorguladığımda nedenlerinden
Annem ve babam. Sevgililerim..,
Ademle Havva kadar aşikar
Zamana gömülmüş istisnalar
Zarurete binaen, hayati imtihanlar
Ve vicahimden, bir daha dönmemek üzere
Tevatüre göçüp giden, o muhterem insanlar
İsterikli bir özlem, fiyakamı alır apansız ah!
Her şey kopup, terk edip, giderde benden
Benimle bir naçar e ben..,
Kalır baş başa
En nihayet, ellerimde
Sahipsiz, serseri, nahoş bir iaşe
Kursağını ararken, kaybolan ihtiram
Kulakları uzayan zenginlik
Nasip hasib-i çağırır
Kese alacağına varır
Bana, Nuh Nebiden..,
Aforizmalar kalır
Geldiğimiz gibi
Uçsuz bucaksız bir boşluktan
Gidiciyiz; meseller ve misaller diyarına
Arkamızdakilerin, el uzatıp ulaşamayacağı
İçinde, gecesi ve gündüzü olmayan yarına
Kuş tüyü bir yastık minder olsun hayalimiz
Korkulan; odun olmaktır, cehennem narına!
*
Ey hayat! Senden öğrendiklerim.,
Yetmiyorsa çekip çıkarmaya, ruhumu
İçerisinden çirkefin, Hakkın iradesine
Senin olsun sonrası, yaşamın süfli alanı!
Ve sana kalsın, ba’de-z zuhr yaşanılacaklar
Senin olsun bütün ihtişamın, görkemin
Bana, haddi bilen akıl gerek!
Razıyım, kalırsa kısmetime..,
Fisebilillah, bir an yeter...
Mehmet Sani Özel
11.11.2009
5.0
100% (1)