20
Yorum
2
Beğeni
4,8
Puan
1602
Okunma


Hasretim gecenin koynunda çırpınırken
Uğultusu karanlığı delen nemli yalnızlığımı
Biraz daha büyüterek adresine gönderiyorum.
Biliyor musun
Mektupların yazılıp okunduğu kadar kolay değil bu sevda
Adını her anışımda yeniden başlayan özlemim
Yıldızların karanlığa sığındığı bu saatlerde
Hiç tükenmeyecek nağmelerle birlikte
İzleri en keskin şaraplar gibi başımı döndürüyor
Teninin kokusuyla çivilenip
Ve asla yönümü yitirme korkusu olmadan
Bir aşka ulaşıyor her şey..
Sen aradığım tüm izlerden daha bir başkasın…
Kollarımın birini uzatıyorum sonsuzluğa
Sana varıyor
Ötekiyle en güzel çiçekleri sevmeye kalkışsam
Damarlarımda dolaşan kan yanıyor
Bir an için söylemesem adını
Dilim kekremsi oluyor ve için için kanıyor…
Bütün masal ülkelerinden güzelsin demek az geliyor sana
Bütün şarkılardan daha içlisin,daha işvelisin, daha dokunaklısın demek de
Bulutların değişmesi gibi değişmiyorsun
Zamansız akıp giden sulara hiç benzemiyorsun
Bir ferah esmerliği getirdikten sonra dinen yağmurlardan değilsin...
Kıskançlıkları paramparça eden sevgimizi
Öteki zamanlara taşıyabilen coşkulu bir dalga gibisin
Yokluğunda meçhule bulanıyor tüm sevinçlerim.
Bundan olsa gerek ceylan gözlerine vurulmam
Ve bundan olsa gerek seni bilincimde sonsuzca yaşatmak
Uykularımı törpüleyen gecenin içinde bir ıslık olsaydın keşke
Dilimizden hiç düşmeyen
O ezgimizi söyleyerek gelseydin serenadım olurdu
Biliyorsun değil mi seni dudaklarında aradığımı
Hoş geldin dört mevsim baharım diyeceğimi
Denizde ıslanan martı gibi yüreğine gireceğimi
Biliyorsun…
Hasretim gecenin koynunda çırpınırken
Uğultusu karanlığı delen nemli yalnızlığımı
Biraz daha büyüterek adresine gönderiyorum…
Gidip gelen buruk sessizlik içinde
Bu şiirimle sana uzanıyorum..
Duyumsuyor musun?
İçin için ağlıyorum çaresizliğimden
Sen de benim gibi ağlıyor musun
Yüreğini özlemle dağlıyor musun...
Necdet Arslan
5.0
83% (5)
4.0
17% (1)