1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1263
Okunma

Doğmuşum bindokuzyüz altmış birde
Türkiyenin" Aydın"ın, İlinin"yaylası, cevizli" dağında
Şehir" bize aşarıdan bakar bizse şehre" kuş bakışı
Akşam oldumu yanar ışıkları
Şehrin" sanki gök yere iner
Merak ederim
Çönerim bi kayanın başına" seyrederim
Nasıl fener bunlar" neyle yanar
Bizimkisi yağ lambası" yada çıra" üf desem söner
Bi kalsaydım"ya şu aydında" bi akşam
Ya bi görseydim" Nasıl yanarlar" şu fenerler
Nasıl bişey bunlar" ne yağmur ne fırtına dinler
Okul" bir kaç gün önce bitti" bi yaz günü
Boncuk yemece oynuyoruz arkadaşlarla" halk dilinde misget" oyunu
Dalmışız" oyuna" iki kişi sanki" bitivermiş yanımızda
Biri biladerim" git hazırlan giyin dedi" emri vaki
Giyecek üstümdekilerden başka" bişeyim varmış sanki
Allah rahmet eylesin" Babam evde oturduğu yerden" döndü arkasına şöyle
Sanki bi can gidermiş gibi" Gönderme oğlum şu çocuğa İzmire
Kes dedi kime yetecek bu mallar" hiç unutmadım anladım" mevzu para
Ve Allah rahmet eylesin" sonra ustam olan yanındaki tanımadığım kişiyle
Düşdük yola" gecenin bir yarısında" İzmir"miş vardık izmire
O yakından göremediğim sönmeyen fenerler artık yanındaydım
Hani" keçiyi salıverirsin şehre" şaşırır dalar oraya buraya tir tir titrer
Bakdı olmuyor" pusar bir yere bekler bende öyleydim
İşde böyle" sonra alışdım gittim" hiç unutamadığım?" Allah rahmet eylesin
Babam" gönderme oğul şu çocuğu izmire" ta. 1972 de"
Neden bilmem" bazen geçmişe daldığımda" hep ilk" oan aklımda.
Yahya sevim; aydın.