Kemankeşin oku gibi vurdu beni gözlerin
Yaraladı, gonca güzel, gel ne olur neşter vur.
Har’ı eyledi harabat, ancak şifa sözlerin
İster derman gönder bana, ister yüreğimi bur.


Bir afet mi? Ne idin ki geldin geçtin bağımdan
Gamlı bulutun yerleşti gitmiyor otağımdan
Zihnimi heyula sardı çıkmıyor yatağımdan
Dolunay gibi cemalin, yanağımda ter, buhur!


Karar kıldın yüreğime, başkaya yer kalmadı
Ne koydumsa dışa vurdu, benliğime almadı
Kapıları açtım fakat bir tarafım salmadı
Ocağımda külde közün, şuurumu örter ur.


Unutturamadı seni, başka gülün kokusu
Sanki sana daha uygun, aklın, fikrin dokusu
Elimde değil ki asla, mizacımın tutkusu
Mani olamadım buna, işledim mi? Ki kusur.


Bu denli sevildiğinden haberin var mı? Bilmem
Yok desende var desende, hiç fark etmez irkilmem
Ben sevmişim! Sen sev diye; korkma sakın dikilmem
Bil ki ikimize birden, yeter bu aşktaki nur.


Seherlerin yelinden mis kokunu arar oldum
Bülbüllerin dilinden huş sözünü sorar oldum
Hazan görmeden toprağa düştüm makbere doldum
Otur başucuma gayri, bu olsun bana sürur!



Garibî-Salih Yıldız………13.10.2009







.