2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2160
Okunma

Bütün acı çeken kadınlar için akıtılmış cümlelerdir bunlar...
Kadın Sanattır
Bej renginde, alt kısımları çürümüş
Pul-pul dökülen ahşap bir kapının ardında
Küçük beyaz elleri erkeğin paçalarında
Dudakları da, İtalyan ruganlarına yapışmış
Bir kadın ağlıyordu
‘’Gitme’’ diyordu kadın
‘’Beni bırakma’’
‘’Sensiz olmaz’’
Gurur bir köşeye itilmiş
Yavaşça silinip yok oluyordu
Okyanus ortasında kalmışçasına
Ağlıyordu tüm kadınlar
Tek bir kadında
Zaten ağlamak kadınlara erkekler tarafından çizilmiş kader değil mi?
Duman gözlü
Beyaz tenli
Ufak tefek bir kadın
Erkeğine ağlıyor… ‘’kal’’ diyordu
Duvarda hüzün boyalı
Ceylan derisi bir kadın maskesi
Dudaklar pembe bozması kahverengi
Afrika toprakları kadar susuz
Ama gözlerden aşağı ırmaklar iki yol çizmiş
Ten kayısı turuncusu
Biraz fakir
Biraz hasta
Yorgun ve yaralı
Kalbinde sözlerin tokadının izleri
Sanki ruhunu satmıştı minik beyaz elli kadın
‘’Gitme! Sevda bende’’
‘’Kuşların yükünü ağır etme’’
‘’Kal ne olur… Erkeğim’’
Erkek, soğuk iklimlerin
Buz kesilmiş kayaları gibi
Sarsılmıyordu
Ne yüreğindeki fırtınalar sarstı
Ne de gözyaşlarının sıcaklığı biraz sokulabildi
Bu kesilmiş bu kayaya
‘’Gitme! Sevda bende’’
‘’Kuşların yükünü ağır etme’’
‘’Kal ne olur… Erkeğim’’
‘’Gecemi bağlamaz gündüze gidişin’’
‘’Asıp kaçamam hasretinden’’
‘’Çok çocuk kalbim’’
‘’Doğuramaz acılarını’’
‘’Kal gitme’’
Masal ardı saçmalık
Kadınlara ağlayan erkekten
Yazarın parmakları hafif ürkekten
Satırlar yürekten
Kaliteli kalitesiz savaşını unutmuş
Gece ardı huzursuz ve ıslak saçmalıklar
Bir Dorian daha kaydı
Bir Sibley’in hayatından
Acaba bu Dorian kendi portresinde
Acımasızlığını da gördü mü?
Zavallı Sibley’in nefes alıp almadığından
Haberi var mı?
Kaçıncı sayfasında meşgul şimdi Dorian hayatın?
Felix gibi
Henriette gibi sevemez miydi?
Kont bile yokken ortalarda
Lord’lar teselli palavralarınızı salıverin kafeslerinden
Yalan daima ilgi toplar
Size de bu yakışır
Saçları sabun kokan ve ortasında keskin bir yol beliren bir gençlikten arta kalan hayat. Bayramlarda şekerin tadında gizli saklı yaralarda yakadadır her zaman… Dalan gözlerde acılı hatıralar ve bitmek tükenmek bilmeyen unutamama nöbetleri.
İçine birikmiş tüm acılar
Konuşamaz hiç hep susar
Konuşmaya kalksa dert kusar
Bayramlık elbiselerin tadını bilmeden yaşanmış yirmili yıllık yahut da daha üstünde geçen gençlik zamanları.
Acıdır kadının hayatı.
Kokusu keskin iticidir.
Kimyasal kokmaz.
Kendinden başkası yanına yaklaşmaz.
Bir el
Bir el araba
Bir el arabası
Yok!
Onun ardında
Dünleri toplayan
Zaman eskicisi
Sokaklarda canını sesine katıp
Eski dünler alınır diyen.
Âşık olmadıktan sonra geçen hiçbir an değer kazanmıyor.
Gözlerin her dalışına
Anılar bir zıpkın olur
Zayıf beden direnmez
Ama ölmezde
Yaşar hep
Yaşar gider
Mutluyken de yaşanıyorsa
Mutsuzken de yaşa denir
Ve yaşar insan
Pek başkadır artık öfkeler. Ne olgunluk kokar ne de çocukluk.
Selamsız gelir selamsız gider. Kimse okşamaz başını yitik bir kadının. Bir yıldızı andırmıyorsa eğer.
Erkeklik kimyasallara bulanmış biyolojisi bozuk bedenlerde görünmeyen parmaklıklar ardında bırakmıştır ruhunu. Seve seve de müebbet ister.
Her çiçekten bal almak isteyen arı derler bazen, toplum sıfatına bürünmüş yalancı yalancılar topluluğunda ki pantolon giyen taklitçi sıfatsızlara. Ama arılar ilk çiçeklerine âşık olmazlar hiç. Onlar için tüm çiçekler birdir. Erkeklerle tek ortak yanları istediklerini alıp gitmeleridir. Ama arılar vefasız değildir. Her bahar başında beliriverirler çiçeğin tepesinde.
Evet, kadınlar çiçektir.
Ta ki koparılana kadar!
Ama erkekler asla arı olmamalı.
Olamazlar…
Kendisine hayvan denilince öfkeden çıldıran, kadınlar konusunda arı denildi mi kabaran erkek. Arının da hayvan olduğunu unutacak kadar acizdir.
Bir bahçıvan olmak daima yeterlidir kadın için.
Kadın için insan olmak yeterlidir.
Unutulmamalı ki, dünya yükü parası da olsa tek göz bir kulübesi de olsa insan daima bahçıvandır zaten. Kendi dışına çıkıp kendine bakmayı öğrendikten sonra, her insan insan olma yolunda büyük adımlar atmıştır. Kendine insan demek istiyorsa eğer önce insan olduğunu görmeli.
Kadınlar
Erkekler
Birbirlerini çiğner geçerler
Gereksiz her şey bu iki cinstedir
Oysa insan olmak kâfidir
Âdemler Havvalar birbirlerine havlarlar
Göğü görmeyi unutmuş yalana musallat olmuş renksiz sevdaların ardında kaybolup giderler
Kadınlar daima pazuların gölgesinde kalmış.
Erkeklerin önyargıları altında ezilmiş tüm kadınlar.
Tüm kadınlar pantolon giyecek kadar cesur olmuşlar ama hiçbir erkek hakkıyla bir etek giyecek kadar cesur olamadı hala.
Kadın sanattır.
Kadın doğurur.
Bu yazınında bir ruhu var
Gözle görülmez elle tutulmaz
Karşısına geçip yüzüne bakılmaz
Dorian grayın portresi ve Vadideki Zambak adlı kitapların kahramanlarının adı kullanılmıştır…
13 – 09 – 2009 02 – 01
Siz şiirlerimi okurken ağlıyorsanız ben yazarken ölüyorum…
sR___
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
5.0
100% (3)