Kalemlerin, kağıdın anaçlığından cesaret alıp yazdığını gördüğümden beri imrenir dururum,
Bilirsin .
Belki delikanlılıktan debisi kesilmiş göz pınarı,
ya da anasona karışan tanıdık bir siluettir yazdıran.
Ya da
Fuzuli’nin dediği gibi;
Yalana bulanmış t/onlarcadan biriyimdir
Şişenin dibinden de çıkabilir mısralarım
Belki de.
Acabalar kulağına fısıldayıp dursun,
ama şunu da
Anlamasan da
Şeytan çıkamaz yedi kat göğe,
kutsal kulağına vesveseye
Unutma.
Bin sözün bir lira etmediğine inandığımdan beri,
sessizliği adımlayıp dururum,
İnan.
Kaç kez tavaf etsem yollarında,
Yeter
bir arşın boyu yol almak için güven kaldırımında…?...
Azrail kadar kan/sız alsam
Aslında
Tövbelerden tövbeler seçsem iyisi mi…
“ ’ ” Kim baksa gözlerine görür “ ‘ “ masumiyetin resmini,
Her zaman da
Alın terini, göz nurunu…
Kalem tükenmez olsa da,
Bekleyen
Ömrüm tükenir,
Benim.
Eşkıya karası gökyüzüme bakma
En iyisi.
Fecir aydınlığı Güneş’e kavuşturmadan Gece Mavisini
Gözlerini
Ve Kirpiklerinin
hasretini dindir
Yum usulca
Duyuyor musun…?...
Şimdi
Bu
gece ninni dinleyen
çocuklar ağlıyor ananelerine
Çünkü
Bir peri düşmüş masaldan Ana kokan meleğin rahmine…
O peri ki;
TEK,
“ ‘ “ Güneş doğmuyor “ ‘ “ rengini “ ‘ “ görmeden “ ‘ “
Melek Yüce Yaradan’a demiş ki ;
Sensin
Onu esirgeyen bağışlayan.
ki
Ruhuna üflediğin parçan
Cennet
Kokan en değerli hazinesi.
Yüce Yaradan buyurmuş ki;
Ayak
Bastığında hep başı dik
Bileğinde
Bükülmez bir asil/l/ik
Yazılı Olacak…..
Ben de dedim ki;
“ ‘ “ 2…..” ‘ “ dünyada da mutlu olsun
Tüm “ ‘ “ ..5 “ ‘ “ere kutlu olsun…
. . . . .