1
Yorum
0
Beğeni
3,0
Puan
904
Okunma
Kurukahveci Mehmet Efendi`nin kahve kutularına dikmiş
penceremize dizmiştik
alı al moru mor çiçeklerimizi
renk renk boyamıştık gündöndülü zeytinyağı tenekelerimizi
akasya kokardı evimizin eşiği
hatırlıyor musun?
Çarşamba pazarından aldığımız tahta masaya adımızı kazımıştık
üzerine suyumuzu doldurduğumuz mavi cam sürahiyi koyardık
iki dut ağacı arasındaki hamağımız da çok uyuyakaldık
rüzgar bizi üşütmeden sallardı
saçlarımızdan yıldızlar kayardı
kırıntılarımızı kuşlar yerdi
hatırlıyor musun?
Konserve kutularını delmiştin çiviyle bütün bir gün boyunca
mumlar yerleştirip içine asmıştın asmalı barakamızın tavanına
rengarenk ışık yağmurları akmıştı üstümüze o gece
melekler cennet tozu dökmüştü döşeğimize
yaradana şükür deyip tüm yüreğimizle
bir ömürlük uykuya dalmıştık sessizce
hatırlıyor musun?
biliyorsun
bugün ikimiz de öğrendik
o gün biz
bahçemize rüzgar ekmiştik
3.0
100% (1)