Tanımak için Dünya’yı, bazen uzun ömür yetmez
Yanardöner bin bir renkte, engellerle dolu dünya!
Bazen gönüllerde sultan, kalbi muhabbeti bitmez
Kısa hayat verir sekte, imtihanın yolu dünya!


Irmak olur akar bazen, hırsla aşar bentlerini
Karakışta fırtınalı, geçilmez bir bolu dünya
Okyanuslarda durulur, unutur da dertlerini
Sanki sükûnete eren, ahtapotun kolu dünya!


Çok çilelidir hayatı, dert doludur katı yatı
Yinede ayrılmak çok zor, sanki tavuk holu dünya
Temel çürük akar çatı, uyuz-uyuz gider atı
Sakinini helak eden! Yaman Sina çölü dünya.


Serap gibi önden kaçar, koştururda kılar naçar
Her gönülde durur açar, aslı hazan, ölü dünya.
Çekici bir ışık saçar, tutamazsın elden uçar
Seven derde olur duçar, firavunun külü dünya.


Değersiz bir saman çöpü, zırhı gitmiş sirke küpü
Zehir zıkkım dolu tüpü, Karunların dölü dünya
Güvenilmez çürük ipi, çabuk geçen bora tipi
Kel ağanın paslı kepi, hep eksi ve bölü dünya…



Garibi-Salih Yıldız……28.06.2009







.