4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1010
Okunma
Sene ikibin dört
Haziran’ın ondördü
Üşüyorum.
Kavurucu yaz sıcağı gelip çattı,
Ben hala üşüyorum.
Kış ,bütün bedenimi sarmış sanki
Güneşin altında yürürken
Vıcık,vıcık terler içerisinde bunalırken
Yine de üşüyorum.
Garip hayatın,garip çilesi
Bu olsa gerek.
Etrafımdaki kalabalıklar buzdan heykeller gibi
Soğukmu soğuk.
Hormon testine tabi tutulsak bir,bir
Yapay kollar,bacaklar
Yapay gövde ve başlar,
Feri kalmamış gözlerde
Sinsi bakışlar,yalaka duruşlar.
Çıkan sonuç;NEGATİF
Düşünce testi,karman çorman
İdea’lar bulunamıyor,
Sanki mikroskop saklamış onu.
Bulgular;Ben-Benim-Benimki,
Sonuç,yine negatif.
Samimiyet,vefa,güven
Mertlik ve tevazu,
Arkadaşlık,kardeşlik,
Aşk ve sevgi,
Kutsallar,evrensel değerler yok.
Gizlenmişler sanki...
Oksijensiz kaldığımı,
Nefes alamadığımı hissediyorum.
Bu yüzden titriyor,üşüyorum.
Korkuyorum,belki bir gün
Yazın sıcağında,
Baharda kışta,buz adamlar gibi
Donup,duygusuz ve sersefil kalacağımdan
Korkuyorum.
Üşüyorum tirtir,
Korku ve panik
Umutlarımın dalgakıranı oldu.
Kimbilir bu yaz sıcağında
Daha nice üşüyenler var.
Ahh...Bir üşüyene rastlasam
Yoldaş olsam ona.
Sarılırdık birbirimize,
Canlar olurduk
Besbelli,üşümezdim o zaman.
B