İç dökme günüm


Bugün iç dökme günüm kelimelerim.
Sevebilirim görmediğim bir yüzü.
Kıyamadığım dokunuşlarımı, kondurabilirim gözlerine.
Bakmasa da gözleri gözlerime
Yanabilirim.
Bugün ağlama günüm gözlerim.
Yüzünü görmediğim sevdiklerimi görebilirim.
Dokunabilirim
Sarılabilirim hasretle
Bir bütün olabilirim.
Tekrar gidişlerinde
Damlayabilirim



Çocuk bakışı

Çocuğun gözleri gibi yaşasaydık
En büyük kıskançlığımız, pamuk şekeri olsaydı.
En büyük yolculuğu kızakla olsaydı gidenlerin.
Savaşlar tahtadan kılıçlarla olsaydı.
Her ölen, binlerce defa dirilseydi.
Eriyen dostluklar, sadece kardan adamlar olsa
İhanetler, güneşin bir göz kapatmasıyla unutulsaydı.
Çocuğun gözleri gibi yaşasaydık.
Hayvanları kardeşimiz gibi bağrımıza bassak
Ağaçların dalları kırıldığında
Dalımız kırılmış gibi ağlasaydık.
Denizlere baksaydık, yunus balığı geçişine
Vikinglerin ülkesine gitseydik, hayallimizde.
Masallarımız olsaydı öldürmeyen.
Annelerimiz anneleri olsaydı her yetim çocuğun
Babalarımız babaları olsaydı.
Misketlerimizi bölüşseydik
Bölüşümü öğretseydik büyüklere.
Keşke hep çocuk gibi bakabilseydik
Böylesine yalnız ağlamazdım.


Çapkın2

Gidiyorum, kafesimi sana bırakıp
Çok görme
Gitmeyi ben istemedim ki
Ölüm açtı kanatlarıma

Mirasımdır
Yiyemediğim bal yemim
Su kabım
Kuramadığım yuvam

Uzaktaki dostunu unutma
Yaşamda olduğu gibi
Ölümde de
Yaşamı bölüş benimle