9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1244
Okunma

Kaç iz düşüm taşır gözlerin bilemem
Kaç küfelik acı yükte hafif, pahada ağır
Bir dudak bükümüyüm
Ağlamaya titrer gibi ürkek
Kart bir deri tabakası yüzüm
Çürümüşüm , öyle yüzsüzüm
Oysa ki kabullenilmeli her şey
Kabullenmek kan doğramaksa da
Kan kusup kızılcık şerbeti içmekse de
Kabullenmek …Su gibi gerçek
Kaç iz düşüm taşır gözlerin bilemem
Kaç bakışın kör bir dehliz yutağı
Sana soluksuz yazdığım kaç şiir
Kaç mısrası içim dökümü
Kaç satırı etim, tırnağım
Kaç yerimden kesiğim, liğme edilmişim
Bir ağaç kaç kez soyunur yapraksız ?
Bulut yağmura ne kadar sabırsız?
Ben sana ne kadar mecburdum şair?
Nerelerim ki bir o kadar pervasız?
Kaç iz düşüm taşır gözlerin bilemem
Kaç çanak kan döküldü sayısız
Oysa ki, sormadan söylemelerimiz olsun isterdim
İçinde telaşlı bir dünya devinirken gözlerinin
Hatıra binaen hatırda kalmak işte bir tamam
Oysa ki ben sana ‘oysa ki’siz cümleler kurmak isterdim.