24
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1195
Okunma

İki dudağımda on parmağım
tuşlarına basıyor sensizliğin
sırılsıklam, yalınayak
dokunuyor notalarına sensizliğin
ağlamaklı çırılçıplak
çalınmaktan usanmayan vuslat türküleri
susuyor denizinde gözlerinin
yüreğinin kapısında dilenci kesildi
dudaklarım sana açılıyor ancak...
Kurşun sıcağında mavi
eriyip akan gözlerimden
çukurlar kalıyor geriye derin
Hephaistos alıyor çekicini örsünü
boşalan bakır sürahilerde
başlıyor döğmeye göğsümü,
bir soluma vuruyor bir soluma
çanağında evire çevire
kalaylıyor gözlerin gözlerimi
nişadır tütüyor toprağın teninde...
Yoğruluyor teknesinde göz yaşlarım
yağmur yağmur akmaya başlıyor su
Poseidon’un yüreğindeki ürpertiyle
uyanıyor ebedi uykusundan Amphitrite
şafak vakti açıyor tülbentini eliyle ite ite
ağlayan sesinde Okyanusun teni;
boğuyorlar beni; kesemiyorum göbeğini
tanrısallaştırıp seni doğuruyorlar
kutsayacaklar ölümsüzlüğünü az sonra...
Şaban AKTAŞ
26.07.1997
AGSS SERİSİ
FOTO:iLGİNÇ SOKAK LÂMBALARI FOTOĞRAFLARI/ GOOGLE