7
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1667
Okunma
Düşüm....
Asılsız hayallere dudak altı gülüşüm...
Can verdim sana...
Birazda ben yalan söyleyeceğim...
Maksat...
Bir an tebessüm hayata gıcık...
Şurada
Tam şurada
Görmediğin, bilmediğin, dokunmadığın her yerde
Duruyor hala içime süzülüşün.
Bir de...
Olur ya bir gün
Eşikte nöbettedir dönüşün...
İhtimal...
Yok...
Tahrip gücü yüksek ayrılıklar yaşadık hep
Hangisinde daha az istedim ölmeyi?...
Şimdi..
Nereye gittiği belli olmayan otobüslerin
Nereden geçeceğini bilmeden
Olurda getirir seni
Olurda sanadır istikameti diye
Pusu mu saadet uykusu mu bilinmez bir haleti ruhiyede
Teslim ettim kendimi beklemelere...
Hayat...
Hayal...
Teraziye benzer tahterevan.
Lakin aradaki fark
Ancak bir sevdanın ölüm döşeği inlemeleriyle anlaşılmaktadır
Ki o an bilinir
Çocuk gözüyle oyun kavgalarında adalet aramanın lüzumsuzluğu.
Ben sana hep anlamayacağın cümleler kurdum...
İşte bu yüzden
Ne hak, ne hukuk
Vebali boynuma...
Günah...
Yaşamak...
Şarkılı türkülü umarsızlıklar var bir yanımda
Bir yanımda bir kırık öfke
Bir yanım kopuk uçurtma
Bir yanım hep pranga
Dört yanım sen...
Boynumda yerini bulmamış öpücükler
İlmek ilmek...
Ağla boğazımdaki düğüm,
Ağla!... rahatla
Bir yanım sana bakar hep o yanım hep toprağa...
Ölümden öte köy seni saklar sevdiğim....
Düşüm...
Gülüşün...
Aşka düşüşüm...
Ölüme süzülüşüm...
Ayşe Elif OKUR