Yükselmekte dalgalar, yutmakta ikimizi,
Aksaray toplu konut, otobüsü içinde,
Beyaz renkli, reklamı, boğmakta ikimizi,
Sarı şapkalı dolmuş, gürültüsü içinde.

Bilinmeyen sokakta, yaşıyoruz ikimiz.
Dört kolluyla giderken, ağlayanlar içinde,
Kalmışız geriye bak, bakıyoruz ikimiz.
Sevdayı omuzlarda, taşıyanlar içinde

Kapıya yaklaşmışız, zamanında ikimiz.
İnmeye ramak kalmış, mezarlığın içinde,
Kalamayız burada, tek başına ikimiz.
Yolcu yoluna gerek, göz yaşların içinde.

Taşınmaz günahları, sırtlamışız ikimiz.
Bir benlik ki benlikte, benliklerin içinde,
Kabul etmesen bile, kavrulmuşuz ikimiz.
Bulunmaz bir sevdanın, sevapların içinde.

Koşsak ta farklı yoldan, sevinsek de ikimiz,
Akrepler kemirirken, mezarımız içinde,
Sevda denen günahı, biliyorken ikimiz,
Yalansız ve bedensiz, duyguların içinde.

Doya, doya yaşadık, Sefaköy’le ikimiz,
İşte sana güllerin, dikenlerin içinde,
Fevzi çakmak’ta bizler, dört günüyle ikimiz.
Yaşanmazı yaşattık, bilenlerin içinde.

Şahin HANELÇİ
19.11.2007
Sefaköy-İstanbul