dört duvar arasında seneleri bitirdi
bitmeyen acısını dindirdi gözlerinde
yanağı sıcak bir el değmişti
geçmişi kaybolan BİR KADIN

üşümüş elleri soğuk almış teni
aslında yüreği üşüyordu kendisi değil
sevgi dolu kalbi yakmış zamanında
içinde acılarla yaşayan BİR KADIN

azab dolu yıllarını saklamış kapıda
ince bir gözyaşı döküldü yanaklarına
saçları dağınık,hali perişandı
var olduğunun farkında değildi

dilek ağacına yazmış anılarını
ellere çaldırmış aşkını ,umutlarını
ağlıyor,belkide eskilere daldı
ama sevgileri boş çıkmış BİR KADIN

onun sırdaşı yıldızlar oldu
anladım onu kendim gibi
beklemekten bedeni,gecesi yoruldu
tıpkı benim yaşamaya hevesim olmadığı gibi

bekler hayatı sonu gelmez
ölüme hasret,derdi bitmez
ayrılık vurmuş,kurşun işlemez
gerçeğe dönüşen hayal olmak istemez

=============== ================

=AŞKI ÇEMBER=

avuçlarımda kaldı sıcaklığın
beni yakan ateş misali
gönlüme doğdu güzel gözlerin
bir insan bu kadarmı özlem duyar ALLAH"IM

her baktığım yerde seni buldum
güle dokunur gibi kalmak isterdim
sözlerde sitem olmamalı severken
bir sen vardın rüzğar gibi esip geçtin

kül rengine batan günüm
istanbul hasrete ağlıyor gülüm
şehir siyah örtülerle karanlık
sevda nefesini çekip içime
bir düğüm atılıyor

içim yanıyor bu sevgilerden
yanıp tutuşurum seni görmesem
kül olurum geçme üstümden
o külün ben olduğunu bilmeden


MURAT TÜRKAN (SEVGİ DEĞER KIYMET İSTER TERKEDİLMEK DEĞİL)