1
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
44
Okunma
Gitmenin Sessizliği
Bazı vedalar vardır, gürültü sevmez.
Ne kapı çarpar, ne ses yükselir.
İnsan içinden çıkar gider;
önce sesini, sonra hayalini, en son kendini toplar.
Kalmak cesaret ister derler.
Yalan.
Asıl gitmek cesaret ister.
Çünkü insan en çok alıştığı şeyden vazgeçerken korkar.
Bir zamanlar “olmazsa olmaz” dediğin ne varsa,
bir gün “olmasa da olur”a dönüşür.
İşte büyümek tam da budur:
Kalbin yükünü hafifletmek.
Ben gitmeyi seçtim.
Çünkü kalmak, kendime ihanet etmeye başlamıştı.
Çünkü susmak, konuşmaktan daha ağırdı.
Çünkü sevgi dediğin şey, eksilmeye başladığında
insanı da eksiltir.
Veda bir kaçış değildir.
Bazen bir varoluş biçimidir.
Kendine saygının son cümlesidir.
Ve çoğu zaman nokta koymayı bilmeyenlerin
en büyük sınavıdır.
Arkamda kırgınlık bırakmadım.
Sadece anlamamış cümleler kaldı.
Zaten herkes her şeyi anlamak zorunda değil.
Bazı vedalar açıklama istemez.
Artık biliyorum:
Her gidiş bir kayıp değil.
Bazen insan kendini bulmak için
herkesten biraz uzaklaşır.
Ve evet…
Veda vakti geldiğinde
en çok sessiz kalan kazanır. Selma Ardıç Tan
5.0
100% (4)