15
Yorum
36
Beğeni
5,0
Puan
202
Okunma
Bazen çıkıyorum, geziyorum…
Şöyle bir bakıyorum çevreme;
içimden bir şeyler akıyor sessizce.
Bazen hüzün oluyor bu,
bazen derin bir duygunun gölgesi…
Bazen de özlemlerimle baş başa kalıyorum;
ne adı var ne şekli,
içimde bir sızı, bir çağrı gibi.
Sıla özlemi gelip oturuyor yüreğime,
ama bazen bu bile değil…
Bilmiyorum, adını koyamadığım bir hâl bu.
Kimi gün hasret,
kimi gün özlem oluyor;
ama hep aynı yerden vuruyor beni.
Bazen çıkıyorum İstanbul’un surlarına,
taşların yorgunluğunda kendi yorgunluğumu buluyorum.
Bir şeyler yazmak geliyor içimden,
tarih susuyor, ben yazmak istiyorum.
Bazen oturduğum yerde
bomboş odanın duvarlarına bakakalıyorum;
kelimeler çağırıyor beni,
elim titriyor ama yine de yazmak istiyorum.
Bazen bir güzeli görüyorum…
Bakıyorum ona ve sadece diyorum ki:
“Ya Rabbi…
Ne güzel şeyler yaratmışsın.”
Ona da yazmak istiyorum,
ama tarif edemiyorum içimdeki o güzelliği.
Sanki aşkın en saf hâli,
en adı konmamış yüzü gibi…
Ne desem eksik kalıyor,
adını koysam eksiliyor.
Ama içimde bir şey kıpırdıyor,
bir şey çağırıyor beni ona.
Belki aşk bu, belki değil…
Ama bildiğim tek bir şey var:
İşte o anlarda,
hem bakarken hem susarken,
hem hissederken hem söyleyemezken…
Sadece şunu diyebiliyorum:
Şiir yazmak istiyorum.
ALİ RIZA COŞKUN
5.0
100% (25)