11
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
313
Okunma

Çağlayan gibidir, bin ahın sesi,
Her damlası özlem, köpükler veda.
Söz anlatamaz, hissinin güzelliği,
Sükût dilinde bir adsız seda.
Rüzgârla savruldu, küllerim elbet,
Her zerre bilsen, sende bulur cân.
Sana varmak için yandığım bu yollar,
Bir bilmece kalır, ey bitmez firkân.
Mehtâbın ışığı, yorgun ve soğuk,
Sensizliğin dokuduğu bir narin tül.
Kalbimde açılan bu derin boşluk,
Adınla dolar, ey gonca bülbül!
Bu yangın diner mi, bilmemem elbet,
Her bakışta küller, yeniden tutuşur.
Lâkin bu sevda, hiç ölmez ebed,
Sitemde alevlenir, yeniden coşturur.
DOST KALEMİNDEN
Mevla’dan bir şeyi dilerken sabret
Gideni düşünüp almalı ibret
Tövbende hızlı ol, isteme mühlet
Farzı hep öne al, yarınlar düştür. (Hasoğlu)
Bilseydim yakmazdım eski külleri
Bir avuç nar’ıma kafes oldu dar
Yorgunum ,bi’zarım, geçtim çölleri
Korkarım atide yine hüzün var.. (Ali Görgan)
5.0
100% (16)