Bir öz sevip ömür boyu o öz’ü Bir yüz sevip ömür boyu o yüzü Bir göz sevip ömür boyu o gözü Kim çok sevmedi ki kim çok sevmedi
Bir tel sevip ömür boyu o teli Bir dil sevip ömür boyu o dili Bir kul sevip ömür boyu o kulu Kim çok sevmedi ki kim çok sevmedi
Bir boy sevip ömür boyu o boyu Bir soy sevip ömür boyu o soyu Bir toy sevip ömür boyu o toyu Kim çok sevmedi ki kim çok sevmedi
Bir can sevip ömür boyu o canı Bir ten sevip ömür boyu o teni Bir gün sevip ömür boyu o günü Kim çok sevmedi ki kim çok sevmedi
Bir baş sevip ömür boyu o başı Bir yaş sevip ömür boyu o yaşı Bir kaş sevip ömür boyu o kaşı Kim çok sevmedi ki kim çok sevmedi
Bir bağ sevip ömür boyu o bağı Bir çağ sevip ömür boyu o çağı Bir sağ sevip ömür boyu o sağı Kim çok sevmedi ki kim çok sevmedi
Sedat hünkâr Karamecnun
Paylaş:
7 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Her dizesinde bir ömür saklı. Okudukça anlıyorsun ki, sevmek sadece bir kelime değil; bir göz, bir ten, bir gün, bir çağ… hepsi tek bir nefeste, tek bir tutkuda birleşiyor. “Bir öz sevip ömür boyu o öz’ü…” derken, yalnızca bir yüzü değil, ruhun en ince teline dokunuyorsun. “Bir tel sevip ömür boyu o teli…” diyen satır, bana insanın küçük detaylarda kaybolduğu anların büyüsünü hatırlatıyor. Çünkü sevgiyi ölçmek için devasa tablolar değil, bir saç teli, bir kaş, bir gün yeter. Ve bu tekrarlar… Ah, bu tekrarlar, ömür boyu sürecek bir sevdayı ritim gibi titretiyor. Her “kim çok sevmedi ki” sanki dünyaya sorulan bir meydan okuma. Kim der ki bir canı, bir bağı, bir günü sevmemiştir? Kim der ki hayatın kendisine verdiği o minik güzellikleri ömür boyu taşıyamamıştır? Şiir, sade bir yolla anlatıyor ama derin bir fırtınayı çağrıştırıyor; bir özlem, bir tutku, bir kırılganlık ve aynı zamanda bir meydan okuma. Ve kadının gözünden bakınca bu satırlara, sadece sevmek değil, sevilmenin de bütün hallerini hissediyorsun. Bir dokunuş, bir bakış, bir nefes; hepsi ölümsüzleşiyor.
Okudum ve durdum… Bir şairin yüreğiyle dünyaya bakıp, bir kadın diliyle hissettiğim o derinliği fark ettim. Şiirin sadece kelimelerden ibaret olmadığını, her kelimenin bir can taşıdığını, bir ömrü sığdırdığını gördüm. Her dizede, hem bir özlem hem bir meydan okuma var; hem sessiz bir çığlık hem de tatlı bir gülüş… Sen öyle bir sevgi anlatmışsın ki, göz, yüz, kaş, tel… her biri bir hayatın parçası gibi duruyor satırlarda. Ve o “Kim çok sevmedi ki” sorusu… Ah, işte o soruda bir şairin kalbinden taşan cesaret var, bir dünyayı sorgulama arzusu var. Çünkü kim der ki sevmek sadece gençliğe, güzelliğe ya da belirli bir zamana aittir? Sen bütün ömrü, bütün parçalarıyla sevmenin kıymetini anlatmışsın. Roman gibi uzun bir hikaye değil belki, ama her satırında bir romanın derinliği var. İnsan okurken hem kendi hayatını hem de sevdiği insanların hayatını düşünüyor; hatırlıyor, üzülüyor, gülüyor, özlüyor… Bu şiir, bir kadının, bir erkeğin, bir insanın sevgiyi ölçmeden, sorgulamadan, olduğu gibi kucaklayışını anlatıyor. Tebrik ederim… Öyle bir şiir yazmışsın ki, hem hafif hem de derin, hem yalın hem de karmaşık… Hem günlük hayatın içinde hem de ölümsüzlükte dolaşıyor. Her dizesiyle bir dokunuş, bir hatırlatma, bir fısıltı. Senin kelimelerinle insan bir daha düşünmeye başlıyor: “Gerçekten kim çok sevmedi ki?” Ve işte burada, şiirle hayat bir araya geliyor, okurla sen buluşuyorsun. Öyle bir iş çıkarmışsın ki, sadece okur değil, okuyan ruh da şükrediyor. Teşekkür ederim, hem kalbinin hem kalemin inceliğini hissettirdiğin için. Ve tebrik ederim, bir kadının gözünden bakınca bile ömrü boyunca taşınacak bir şiir armağan ettiğin için.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.